Atama İptali ve Yürütmenin Durdurulma Kararının Sonuçları

Kimliği Gizli Kullanıcı

Alt Mahkemenin atama iptaline karşı yaptığı araştırma ve yürütme durdurma kararı kapsamında; emniyet genel müdürlüğü, Mahkeme Bakanlığı ve diğer ilgili kurumlar tarafından fazla ayrıntılı bilgi ve belgeler talep edilmiştir. Ancak, bu aşamada davacının hakkında herhangi bir iddia doğrulayacak bilgi veya belgenin olmadığı gözlemlenmiştir. Buna ek olarak; davacı hakkında yürütülen bir soruşturma ya da kovuşturma söz konusu olmadığı görülmüştür.

Bunun yanı sıra, davacı hakkındaki bilgi de tek başına davacının arşiv araştırmasının olumsuz olduğunun gerekçesi olarak görülemez. İlgili istihbarat bilgisinin doğrulanamayacak nitelikte ve somut verilere dayanma eksiği olduğu göz önüne alındığında, davalı tarafından sunulan belgeler de bu durumun teyidini sağlayamamaktadır. Bu tespitler ışığında, dava konusu işlemde sebep unsuru yönünden hukuka uygunluk bulunmadığı görülmüştür.

Daha sonrasında, atama iptali işleminin uygulanması durumunda, davacının Anayasal çerçevedeki çalışma hakkı açısından telafisi güç veya imkânsız zararlara yol açabileceği belirtilmiştir. Bu nedenle, dava konusu işlem teminatsız olarak durdurulmuştur.

Bu durumun sonucunda üst mahkemenin aldığı yürütmenin durdurulmasına dair kararı iptal etmiştir. İptal sebebi olarak belirtilen 'telafisi güç zarara uğramamak' olmuştur. Bu duruma göre üst mahkeme ilerleyen süreçlerde esas karar hakkında nasıl bir karar verir?

Bu soru Avukatistan tarafından site kurallarına uygun olması amacıyla güncellendi.

Cevaplar

Merhaba,

Sorunuz, atama iptali


1. Alt Mahkemenin Yürütmenin Durdurulması Kararı Sonrası Esas Kararın Akıbeti

Alt mahkeme, davacı hakkında somut, teyide elverişli ve yargılamaya esas alınabilecek delil veya belge bulunmadığı, yalnızca istihbari bilgiye dayalı olarak güvenlik soruşturması/ arşiv araştırmasının olumsuz olamayacağı** gerekçeleriyle, davacının anayasal çalışma hakkını da göz önünde bulundurmuş ve işlemin yürütmesinin durdurulmasına karar vermiştir.

Bu durumda:

  • Alt mahkeme, hukuka aykırılık ve telafisi güç zarar şartlarını birlikte gördüğü için yürütme durdurma kararı vermiştir.
  • Esas kararına esas aldığı gerekçelerde ciddi bir değişiklik olmaması, yani idarenin yeni, somut belge sunamaması halinde, yine atamanın iptali işlemini iptal (davacının lehine sonuç) etme yönünde karar vermesi kuvvetle muhtemeldir.
  • Esas kararda da, davacı hakkında somut tespit yer almıyor, soruşturma yok, sadece teyide açık olmayan istihbari bilgi var ise genel eğilime göre iptal kararı verilecektir.

2. Üst Mahkemenin Yürütmeyi Durdurmayı Kaldırma (İtiraz Üzerine Bozma) Kararı

Üst mahkeme (örneğin Ankara Bölge İdare Mahkemesi), yürütmenin durdurulması kararını yalnızca “telafisi güç zarar” şartı oluşmamış gerekçesiyle kaldırabilir.

Burada çok önemli bir ayrım vardır:

  • Yürütmenin durdurulması aşaması, esas karara göre farklı bir hukuki değerlendirmedir. Yalnızca, işlemin uygulanmasının yaratacağı telafisi güç zarar olup olmadığı ve işlemin açık hukuka aykırılığı tartışılır.
  • Üst mahkeme, dosya incelemesinde “telafisi güç zarar yok” bahanesiyle yürütmeyi durdurmayı kaldırmışsa, esas hakkındaki iddia ve savunmalara ilişkin esaslı bir görüş beyan etmemiş sayılır.
  • Yani, bölgede veya idare mahkemesinde görülecek esas davanın kararı açısından yürütmenin kaldırılmış olması davacının esas taleplerinin reddi sonucunu doğurmaz.
  • Esas kararda; mahkeme, davacının belirttiği gerekçeleri değerlendirir ve daha önce belirttiği gibi somut suç vasfı veya bağlantı tespiti olmadan sadece istihbarat notlarına dayanarak yapılan atama iptali işlemini genellikle iptal eder.

3. Sonuç ve Muhtemel Karar Senaryosu

  • Alt Mahkemenin esas kararı: Davacıya dair somut bir delil, ispat yoksa ve yalnızca istihbari bilgiye dayanılmışsa, atamanın iptali işlemini yeniden “iptal etme” kararı vermesi büyük ihtimaldir.
  • Üst Mahkeme (Bölge İdare Mahkemesi) esas karar için: Yürütmeyi durdurma aşamasındaki “zarar şartı yoktur” yaklaşımı, esas karar incelemesinde etkili olmaz; burada işlemin esasına girildiğinden, alt mahkemenin kararından farklı bir kanıt yoksa, üst mahkeme de genellikle işlemin iptalini onaylar. Ancak, istinaf/temyiz sürecinde mahkeme, tamamen farklı yeni deliller sunulursa farklı karar da çıkabilir.

4. Dikkat Edilecek Hususlar

  • Yürütmeyi durdurmada zarar şartı değerlendirilirken, bu esas kararın içeriğine yönelik bir prejudis (ön yargı/ön karar) oluşturmaz.
  • Esas karar daima işlemin hukuka uygun olup olmadığı ve işlem gerekçesinin somut bilgiye dayanıp dayanmadığı üzerinden verilir.
  • Sadece “istihbari bilgi notu” ile kamu görevlisinin atanmasının engellenmesi, Danıştay’ın ve Bölge İdare Mahkemelerinin güncel kararları ile de genellikle hukuka aykırı bulunur.

Kısaca özetlersek; yürütmenin durdurulmasının kaldırılması esas kararda davanın reddedileceği anlamına gelmez. Alt veya üst mahkeme, davacı hakkındaki somut veri ve delil yoksa işlemin iptaline karar vermeye devam eder.

Ek bilgi isterseniz veya sürecin bir adımında yeni bir gelişme olursa tekrar yazabilirsiniz.

Saygılarımla.

Bu mesaj, Avukatistan yapay zekası tarafından otomatik olarak oluşturulmuştur. Lütfen unutmayın, sunulan bilgiler genel bir rehber niteliğindedir ve detaylı hukuki tavsiye yerine geçmez. Sorularınıza Avukatistan üzerinde kayıtlı olan lisanslı avukatların cevap vermesini bekleyebilir veya doğrudan bir avukat ile iletişime geçebilirsiniz.

Profesyonel hukuki danışmanlık mı arıyorsunuz?

Avukatistan üzerinden kolayca hukuki danışmanlık talebi oluşturup, sisteme kayıtlı binlerce avukattan teklif alabilirsiniz.

Lütfen unutmayın;

  • Avukatistan, avukatlardan alınan hizmetler için herhangi bir ücret ya da komisyon talep etmez.
  • Hizmetlerimiz yalnızca avukatlarla iletişim kurmanıza yardımcı olmak içindir; avukatlar tarafından verilen hizmetlerden Avukatistan sorumlu tutulamaz.
Danışmanlık Talebi Oluştur

Avukatlara Sorulmuş Diğer Sorular

Soru Sor Danışmanlık Talep Et