Atama İptalimi İstinaf Mahkemesi Nedeniyle Tekrar Değerlendirir mi?
Merhabalar. Gençlik ve Spor Bakanlığı bünyesine atamaya hak kazandım fakat güvenlik ve arşiv araştırması olumsuz geldi. Gerekçe olarak 2015 yılında KHK ile kapatılan bir yurtta kalmamdan dolayı atamam iptal edildi. Alt mahkeme benim hakkımda detaylı araştırma yaptı ve hiçbir kurumdan olumsuz bilgi gelmedi. Bütün kurumlar olumsuz bir bilgiye rastlanmadığını belirtti. Yürütme durdurma kararı verdi, ardından istinaf mahkemesi kararı bozdu. Bozma gerekçelerinden biri kamu atamalarında telafisi güç zarar oluşmaz görüşü idi. Daha sonra alt mahkeme esas kararını açıkladı ve hakkımda somut bir delil olmadığı, sadece istihbari bilgi notunun yeterli olmayacağına dair karar verdi. Fakat, Bakanlık karara itiraz ederek, durumu tekrar İstinaf Mahkemesi'ne taşıdı. Yani, acaba İstinaf Mahkemesi kararı tekrar bozar mı ya da itirazı reddeder mi? Hakkımda hâlâ somut bir delil yok. itiraz etme gerekçesi olarak 'bizim takdir yetkimiz var' ifadesinin yanı sıra, alt mahkemenin görevinin dışında karar verip atamayı iptal edemeyeceğini söylüyorlar. Sizce bu durumda karar ne yönde olacaktır?
Cevaplar
Avukatistan
Merhaba,
Sorunuz, kamu atamasının güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması sonucu iptal edilmesi ve bu sürecin yargı yolundaki aşamalarıyla ilgili. Konu, günümüzde çok karşılaşılan güncel ve tartışmalı bir hukuki meseledir. Sizinki gibi "yalnızca istihbari bilgilere dayanılarak atama iptalinin yapılıp yapılmaması" ve "idarenin takdir yetkisinin sınırları" üzerinden tartışmalar devam etmektedir. Dijital ortamda ve Yargıtay/Danıştay kararlarında, özellikle KHK ile kapatılan kurumlarda kalmak tek başına bir olumsuzluk oluşturmaz yönünde birçok içtihat yer almaktadır. Aşağıda, güncel bilgileri ve hukukî değerlendirmeyi bulabilirsiniz.
İstinaf Mahkemesi Kararları ve Somut Delil Aranması
Öncelikle belirtmek gerekir ki, idarenin kişiler hakkında sahip olduğu istihbari bilgiler, tek başına ve somut bir delil niteliği taşımıyorsa (ör. suç işlendiğine dair bir karar veya kovuşturma vb. yoksa), idari işlem tesisinde yeterli değildir. Özellikle son yıllarda açılan davalarda, idare mahkemeleri ve üst mahkemeler atar kararlarında somut bilgi ve belgenin aranması gerektiği yönünde çok sayıda karar vermektedir.
Danıştay'ın ve istinaf mahkemelerinin 2023 ve 2024 tarihli kararları incelendiğinde:
Bakanlığın Takdir Yetkisi ve Yargının Denetimi
İdarenin (Bakanlığın) güvenlik soruşturması neticesinde takdir yetkisi bulunduğu doğru olmakla birlikte, bu yetki mutlak değildir; yargısal denetime tabidir. Yani mahkeme, idarenin bu takdirini keyfi kullandığı ve objektif, somut bir bilgiye dayanmadığı sonucuna varırsa, işlemi iptal edebilir.
Telafisi Güç Zarar Kriteri
İstinaf mahkemelerinin "kamu atamasında telafisi güç zarar oluşmaz" şeklindeki yaklaşımı, genellikle yürütmenin durdurulması kararlarına yöneliktir. Yani, ilk aşamada "atanamazsan ne kaybedersin" düşüncesiyle, yürütmeyi durdurma taleplerini reddedebiliyorlar. Ancak esas davada, mahkemenin lehinize esas karar vermesi ve buna Bakanlığın sırf takdir yetkisini ileri sürerek itiraz etmesi, sonuca tek başına etki etmeyecektir.
Son Durum ve Beklentiniz
Sonuç
Kısa Özetle:
Sadece kapatılan yurtta kalmak gibi istihbari bilgilerle kamu atama iptalinin yapılamayacağı, somut ve nesnel kanıtların aranması gerektiği güncel kararlarla desteklenmektedir. İdare mahkemesi lehinize esas karar vermişse, istinafın bu kararı bozması pek olası değildir.
Davanızda başarılar dilerim. Ek sorularınız olursa yardımcı olmaktan memnuniyet duyarım.