Tehdit İle Para İsteme Suçu ve Cezası Nedir?

33 dakika

Tehdit ile para isteme suçu, bir kişiden yasa dışı bir şekilde para talep etmeyi içeren ciddi bir suçtur. Türk Ceza Kanunu'nun 106. maddesi kapsamında düzenlenmiştir ve tehdit eden kişiye çeşitli cezalar öngörülmektedir. Bu suçu işleyen kişi, mağduru zarar verme tehdidiyle korkutma amacı güder ve bu durum failin hedefinde olan kişinin zihinsel huzurunu bozan bir durum teşkil eder.

Türk Ceza Kanunu'na göre, tehdit suçu farklı şekillerde gerçekleşebilir ve bu suçun basit veya nitelikli halleri vardır. Basit tehdit durumunda 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası verilebilirken, nitelikli tehdit durumunda kullanılan araçlar veya koşullara göre ceza 2 yıldan 5 yıla kadar çıkabilir. Tehdit eylemlerinde kullanılan yöntemler telefon, mesaj veya yüz yüze olabilir ve iletişim araçlarıyla tehdidin ispatı önem arz eder.

Bu tür bir suçla karşılaşıldığında, kişiler ivedilikle adli makamlara başvurmalı ve durumu bildirmelidir. Etkili bir savunma ve mağdurların korunması için delillerin toplanması ve gerekli hukuki danışmanlık alınması önemlidir. 👮‍♂️

Tehdit ve Malvarlığına Yönelik Tehdit Kavramı

Tehdit ve malvarlığına yönelik tehdit kavramı, ceza hukukunda çok önemli bir yere sahiptir. Tehdit, bir kişiyi korkutmak, iradesini etkilemek veya belli bir davranışa zorlamak amacıyla, gelecekte gerçekleşecek bir kötülüğü öne sürmektir. Bu kötülük, mağdurun ya da yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına, hatta malvarlığına yönelik olabilir.

Malvarlığına yönelik tehdit ise, kişinin parasına, evine, arabasına, işine zarar verileceği iddiası ile mağdurun korkutulmasıdır. Yani sadece fiziksel zarar vermek değil; ekonomik kayıp yaşatacağını, işini kaybettireceğini söylemek de bir tehdit türü olarak değerlendirilir. Bu tehdit türü, kişinin sadece kendisine değil, yakınına da yöneltilebilir.

Kısacası, bir kişi başka birini mala zarar vermekle veya haksız ekonomik kayıpla tehdit ediyorsa, bu durum malvarlığına yönelik tehdit olarak kabul edilir ve ceza hukukunda karşılığı vardır.

Tehdit ile Para İsteme Suçunun Tanımı

Tehdit ile para isteme suçu, suçun en basit şekliyle, bir kişinin başka bir kişiyi para vermeye veya başka bir maddi menfaati sağlamaya zorlamak amacıyla tehdit etmesidir. Burada önemli olan; tehdit edilen kişinin korkuya kapılması, endişelenmesi ve bu nedenle failin talebini karşılamaya zorlanmasıdır.

Tehdit ederek para istemek, failin mağdura yönelttiği, para, altın, ziynet eşyası, otomobil gibi ekonomik değeri olan şeylerin zorla elde edilmesini amaçlayan sözlü, yazılı veya fiili her türlü baskıyı içerir. Bu eylem ister doğrudan "Bana para ver yoksa başına kötü bir şey gelir" şeklinde olsun, ister dolaylı yoldan bir zarar tehdidi taşısın fark etmez; amaç menfaat sağlamaktır.

Bu suç genellikle, mağdurun iradesinin kırılması yoluyla, isteklerinin yerine getirilmesini ve maddi kazanç sağlanmasını hedefler. Hangi araçla tehdit yapılırsa yapılsın, temelinde adil olmayan bir menfaat elde etme çabası vardır.

Hukuki Dayanağı (TCK 106, TCK 107)

Tehdit ile para isteme suçu, Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) esas olarak iki maddeyle düzenlenir: TCK 106 ve TCK 107.

  • TCK 106. Madde: Tehdit suçunu düzenler. Bir kişiyi, kendisinin veya yakınının hayatına, vücuduna, cinsel dokunulmazlığına ya da malvarlığına yönelik bir zarar verileceği tehdidi ile korkutmak, bu madde kapsamında cezalandırılır.

    • Özellikle para veya menfaat talebi malvarlığına karşı tehdit oluşturuyorsa, fail hakkında hapis veya adlî para cezası öngörülür.
  • TCK 107. Madde: Şantaj suçunu düzenler. Kişiyi, hakkı olmayan bir şeyi vermeye, yapmaya, yapmamaya veya belli bir davranışta bulunmaya zorlamak amacıyla tehdit eden kişi bu maddeye göre ayrıca cezalandırılır. Yani para isteme amacı ile tehdit çok ciddi durumlarda şantaj olarak da nitelenebilir.

Bu iki maddeye göre tehdit ile para isteme, hem basit tehdit suçu hem de nitelikli şantaj suçu olarak yargılamaya konu olabilir ve her ikisinde de ciddi cezalar gündeme gelir. Özellikle talep edilen şey haksız bir menfaatse, kanun hem tehdit suçunun hem de şantaj suçunun hükümlerini uygulamaktadır.

Tehdit ile Para İsteme Suçunun Unsurları

Tehdit Unsuru

Tehdit ile para isteme suçunun en önemli unsuru tehdittir. Tehdit, bir kişiye veya yakınlarına karşı; hayatına, vücut ya da cinsel dokunulmazlığına veya malvarlığına zarar verileceğini bildirmektir. Burada fail, mağdura bir korku atmosferi oluşturacak şekilde hareket eder. Tehdit, doğrudan kişinin kendisine yönelik olabileceği gibi, yakınına yönelik de olabilir. Örneğin: “Eğer bana para vermezsen, seni ve aileni mahvederim!” gibi cümleler tehdit kapsamındadır.

Tehdit unsuru, yazılı, sözlü, telefon, internet veya bir hareketle yapılabilir. Hiçbir şekilde yasal bir hakkın kullanılacağından bahsedilmesi (örneğin “Seni mahkemeye veririm”) tehdit oluşturmaz. Buradaki temel ölçüt, mağdurda ciddi bir korku ve endişe yaratacak bir söylem veya davranış olmasıdır.

Para veya Menfaat Talebinin Niteliği

Tehdit ile istenen şey yalnızca para değil, her türlü menfaat olabilir. Bu menfaat maddi (para, mal, eşya, alacak) olabileceği gibi; başka herhangi bir çıkar, görev, imtiyaz, hatta bir işin görülmesi veya görülmemesi de olabilir. Burada failin talebinin, mağduru haksız bir şekilde menfaat sağlamaya zorlaması gereklidir.

Örneğin; “Bana 10 bin lira vermezsen iş yerini yakarım” veya “Arabanı bana hibe et yoksa kötü olur” gibi ifadeler buna örnektir. Talebin kanuna açıkça aykırı bir şekilde, tehdit yoluyla yapılması şarttır. Talebin mutlaka yazılı olması da gerekmez; sözlü, telefonla veya başka bir iletişim aracıyla oluşabilir.

Fail ve Mağdur

Tehdit ile para isteme suçunda hem failin hem mağdurun kim olduğu önem taşır. Fail, bu suçu işleyen kişidir ve gerçek kişi olması gerekir. Mağdur ise; tehdit edilen, maddi veya manevi zarara uğrayan kişidir.

Suçu İşleyenin Kimliği

Bu suçun faili herkes olabilir; herhangi bir vatandaş, tanıdık ya da yabancı, hatta kamu görevlisi dahi bu suçun faili olabilir. Yani suçu işlemek için özel bir sıfat veya konum gerekmez. Failin yaşı, fiil ehliyetinin bulunması gibi unsurlar ayrıca ceza hukukunda dikkate alınır.

Suçun Mağduru Kimdir?

Tehdit ile para isteme suçunun mağduru gerçek kişilerdir. Yani sadece insanlar mağdur olabilir; tüzel kişiler (şirket, dernek vb.) doğrudan bu suçun mağduru sayılmaz. Ancak tüzel kişinin temsilcisine veya bir çalışanına yönelik tehdit de kişisel anlamda mağduriyet oluşturur.

Korkutuculuk ve Ciddiyet Şartı

Tehdit ile para isteme suçunda yapılan eylemde korkutuculuk ve ciddiyet şartı aranır. Yani, söz veya davranışın objektif olarak korkutucu ve ciddi olması gerekir. “Şaka yollu” ya da önemsenmeyecek derece hafif tehditler genelde suçu oluşturmaz.

Örneğin, tehdit mağdurda gerçek bir kaygı ve endişe oluşturmalı, hayata, vücuda, özgürlüğe ya da malvarlığına zarar verileceği konusunda ciddi bir risk hissettirmelidir. Yargıtay’ın kararlarında da, mahkemeler mağdurun korkup korkmamasından ziyade, tehdidin objektif olarak ciddi ve endişe yaratacak nitelikte olup olmadığını değerlendirir.

Kısacası tehdit ile para isteme suçunun unsurları; failin mağduru haksız bir yarar sağlamaya zorlayacak şekilde ciddi, korkutucu ve kanuna aykırı bir şekilde tehditte bulunmasıdır. Bu unsurlar olmadan tehdit ile para isteme suçu oluşmuş sayılmaz.

Tehdit ile Para İsteme Suçunun Türleri

Tehdit ile para isteme suçu, işleniş biçimine göre farklı şekillerde karşımıza çıkabilir. Günümüzde iletişim araçlarındaki çeşitlilik nedeniyle sadece yüz yüze değil, farklı yöntemlerle de bu suç işlenebilmektedir. Şimdi, tehdit ile para isteme suçunun başlıca türlerini ve uygulamadaki örneklerini inceleyelim.

Sözlü Tehdit ile Para İsteme

Sözlü tehdit ile para isteme, kişinin doğrudan yüz yüze ya da telefon gibi sesli iletişim araçlarıyla mağdura tehditte bulunarak para ya da menfaat talep etmesidir. Burada fail, karşı tarafa örneğin “Eğer bana para vermezsen seni ve aileni öldürürüm” şeklinde açık bir tehdit yöneltebilir. Sözlü tehdidin ciddiyet taşıması ve para isteme ile bağlantılı olması gerekir. Savcılıklar bu tip olaylarda çoğunlukla mağdurun ifadesi, varsa ses kaydı ve tanık beyanlarını dikkate alır.

Yazılı/Mesaj Yoluyla Tehdit ile Para İsteme

Yazılı ya da mesaj yoluyla tehdit ile para isteme ise, failin mektup, e-posta veya mesaj servisleri üzerinden tehdit ederek para talebinde bulunmasıdır. Özellikle dijitalleşmenin artması ile bu yöntem oldukça yaygınlaşmıştır. Kişi, yazılı olarak açık bir şekilde parasal çıkar beklentisi içeren tehdit içerikli metin gönderebilir. Bu da delillendirilmesi en kolay türlerden biridir çünkü yazışmalar kayda alınabilir ve kolayca incelenebilir.

Telefonla Tehdit

Telefonla tehdit ile para isteme, failin karşı tarafı arayarak ya da aramış gibi göstererek (örneğin başkasından araması ya da numara gizlemesiyle) tehditle para veya maddi menfaat talep etmesidir. Burada görüşmenin kayıt altına alınması, özellikle delil açısından oldukça önemlidir. Aramaların çoğunlukla mağduru korkutmak amacıyla yapıldığı ve çoğu zaman numara gizleme yönteminin kullanıldığı görülür.

Mesajla (SMS, WhatsApp, Sosyal Medya) Tehdit

Mesajla tehdit ile para isteme, günümüzde özellikle SMS, WhatsApp, Instagram, Facebook gibi sosyal medya ve mesajlaşma uygulamalarıyla sıkça karşımıza çıkmaktadır. Fail, mağdura yazılı olarak “Bana şu kadar para göndermezsen özel bilgilerini yayarım” gibi ifadeler içeren mesajlar iletebilir. Bu tür tehditler kolaylıkla ekran görüntüsü alınarak belgelenebilir ve mahkemede delil olarak sunulabilir.

Silahla/Şiddet Tehdidi ile Para İsteme

Silahla veya şiddet tehdidi ile para isteme, faillerin mağdura karşı silah göstererek ya da şiddet uygulayacağına dair açık tehditte bulunarak para veya çıkarsal bir menfaat talep etmesidir. Bu türde tehdidin ağırlığı ve ciddiyeti daha yüksektir. Ceza Kanunu’na göre silahla yapılan tehditler, suçun nitelikli halini oluşturduğu için daha yüksek cezalar öngörülmektedir.

Gizli Numara veya Kimlik Gizleme ile Tehdit

Gizli numara veya kimlik gizleme ile tehdit, failin gerçek kimliğini gizleyerek mağdura tehdit yöneltmesidir. Kimi zaman internet üzerinden sahte hesaplar açılarak, bazen de telefon numarası gizlenerek tehdit içerikli mesajlar gönderilir ve para istenir. Bu durumda mağdurun tehdidi yapan kişiyi belirleyememesi, suçun işleniş biçimini ve soruşturma sürecini etkiler.

Birden Fazla Kişiyle Tehdit (Organize)

Birden fazla kişiyle tehdit ile para isteme, örgütlü ya da birlikte hareket eden kişilerin mağdura yönelik topluca tehditte bulunarak para ya da menfaat talep etmesidir. Şüpheliler grup halinde hareket ettiklerinden, mağdur üzerindeki korku ve baskı daha da artar. Bu da suçun nitelikli halini oluşturur ve öngörülen cezanın artırılmasına yol açar.

Suç veya Terör Örgütü Adıyla Tehdit

Suç veya terör örgütü adı kullanılarak yapılan tehditler çok daha ağır kabul edilir. Fail, varsa gerçek bir örgüt adına, yoksa örgüt varmış gibi göstererek mağdura “Falanca örgüt adına senden şu kadar para istiyoruz, ödemezsen zarar görürsün” şeklinde tehditte bulunabilir. Bu tür suçlarda hem tehditin kapsamı genişler, hem de toplumsal olarak korku ve endişe yaratma amacı ön plana çıkar. Cezai yaptırımlar ise oldukça ağırdır.

Tehdit ile para isteme suçunun hangi türde işlendiği, olayın soruşturulmasında, kovuşturulmasında ve ceza belirlenmesinde kritiktir. Her bir türde delil toplama ve ispat yükümlülükleri değişebilmekte, failin cezai sorumluluğu kullanılan yönteme göre artış gösterebilmektedir.

Tehdit ile Para İsteme Suçunun Cezası

Temel Ceza (Basit Tehdit ve Malvarlığına Yönelik Tehdit)

Tehdit ile para isteme suçu denildiğinde, Türk Ceza Kanunu (TCK) 106. madde temel alınır. Basit tehdit suçu, bir kişiye ya da yakınlarına zarar verileceği, hayatına, vücut dokunulmazlığına ya da cinsel dokunulmazlığına saldırı yapılacağı şeklindeki beyanlarla oluşur. Bu suçun cezası, 6 aydan 2 yıla kadar hapis olarak belirlenmiştir. Malvarlığına yönelik tehditlerde ise, fail mağdura büyük bir maddi kayıp yaşatacağını ya da başka bir kötülük yapacağını söylerse, 6 aya kadar hapis veya adli para cezası uygulanabilir.

Nitelikli Halleri ve Artırım Sebepleri

Tehdit ile para isteme suçu bazı şartlarda daha ağır cezalar gerektirir. Bu durumlara nitelikli haller denir ve cezanın yükselmesine neden olur. Özellikle silahla tehdit, birden fazla kişiyle tehdit, failin kendisini tanınmaz hale getirmesi gibi durumlar cezanın artmasına yol açar.

Silahla Tehdit

Silahla yapılan tehditte, fail elinde silah bulundurur veya silahı kullanırmış gibi davranır. Silahlı tehdit halinde ceza 2 yıldan 5 yıla kadar hapis olur. Bu hem suçun tehlike boyutunu hem de mağdurda yaratılan korkuyu artırır.

Kendini Tanınmaz Hale Koymak

Failin yüzünü maske ya da benzeri araçlarla gizlemesi, takma ad kullanması ya da kimliğini saklaması cezada artış sebebidir. Bu durumda da ceza yine 2 yıldan 5 yıla kadar hapis şeklindedir.

Birden Fazla Kişiyle İşlenmesi

Tehdidin birden fazla kişi tarafından birlikte yapılması nitelikli hal sayılır. Bir grup ya da çete görüntüsü mağduru daha fazla korkutur. Cezası 2 yıldan 5 yıla kadar hapis olarak uygulanır.

Tehditin Kamu Görevlisine Yöneltilmesi

Eğer tehdit mağduru kamu görevlisi ise ve tehdit görevinden dolayı yapılıyorsa, yine ceza 2 yıldan 5 yıla kadar hapis olarak belirlenmiştir.

Sağlık Çalışanlarına Yönelik Tehdit

Son yıllarda yapılan değişikliklerle, sağlık çalışanlarına yönelik yapılan tehditlerde de cezalar artırılmıştır. Yukarıdaki nitelikli hallerle benzer oranlarla ceza verilir (2 yıldan 5 yıla kadar hapis).

Cezanın Alt ve Üst Sınırları

Tehdit ile para isteme suçunda verilen cezaların alt ve üst sınırları kanunda açıkça gösterilmiştir:

  • Basit tehdit: 6 aydan 2 yıla kadar hapis
  • Malvarlığı değeriyle ilgili tehdit: 6 aya kadar hapis veya adli para cezası
  • Nitelikli hallerde: 2 yıldan 5 yıla kadar hapis

Ayrıca, mağdurun kadın olması halinde alt sınırda yükselme vardır.

Kadınlara Yönelik Tehditte Ceza Artırımı

Eğer tehdit suçu bir kadına karşı işlenmişse, temel cezadan daha yüksek bir ceza söz konusu olur. TCK 106'ya göre kadına karşı işlenen tehdit suçunda cezanın alt sınırı 9 aydan az olamaz. Yani normalde 6 ay olan en az ceza kadın mağdurlarda 9 aya çıkarılır. Bu düzenleme ile kadınların korunması ve tehdit suçunun önlenmesi amaçlanmıştır.

Şantaj ile Tehdit Arasındaki Fark ve Şantajda Ceza

Şantaj, tehditten farklı olarak zorlayıcı bir menfaat veya para talebinin bulunmasıdır. Yani fail, mağduru bir şey yapmaya veya yapmamaya zorlarak çıkar sağlamayı amaçlar. Şantajın cezası TCK 107'ye göre 1 yıldan 3 yıla kadar hapis ve 5.000 güne kadar adli para cezasıdır. Ayrıca şantajda elde edilen menfaatin ve suçun işleniş şeklinin ağırlığına göre ceza artırımı söz konusu olabilir.

Özetle; tehdit ile para isteme suçu için temel ve nitelikli hallerde farklı ceza sınırları vardır, kadınlara yönelik tehditte artırım uygulanır, şantaj ise hem hapis hem adli para cezası gerektiren ağır bir suçtur.

Şikayet Süresi ve Zamanaşımı

Tehdit ile para isteme suçu nasıl şikayet edilir ve şikayet süresi nedir sorusu çok fazla merak ediliyor. En çok araştırılan konulardan biri de dava zamanaşımı süresi. Bu konuda güncel hukuk sitelerinde yer alan bilgilere göre, tehdit ile para isteme suçu, genellikle Türk Ceza Kanunu’nun 106 ve 107. maddeleri kapsamında değerlendirilir.

Basit tehdit eylemleri ve özellikle malvarlığına yönelik tehditlerde şikayet süresi altı (6) aydır. Bu süre, mağdurun suçu ve faili öğrendiği andan itibaren başlar. Altı aylık şikayet süresi içinde şikayette bulunulmazsa, suçla ilgili soruşturma yapılamaz.

Nitelikli tehdit suçlarında, örneğin silahlı ya da örgütlü şekilde yapılmışsa, suç şikâyete tabi değildir. Bu durumda Cumhuriyet Savcılığı, haberdar olduğu anda resen (otomatik olarak) soruşturma açabilir. Bu suçlarda ise zamanaşımı süresi 8 yıldır. Yani olaydan itibaren 8 yıl içinde soruşturma açılmazsa, suç zamanaşımına uğrar.

Özetleyecek olursak:

  • Şikayete tabi olan tehditler için şikayet süresi: 6 ay
  • Zamanaşımı süresi (şikayete tabi olmayanlarda): 8 yıl

Tehdit ve Şantajda Uzlaşma

Tehdit ile para isteme suçunda “uzlaşma” olup olmayacağı TCK 106 ve 107’deki suça göre değişir. Son güncel hukuk kaynaklarına baktığımızda, basit tehdit ve malvarlığına yönelik tehditler uzlaşma kapsamındadır. Taraflar, istemeleri halinde bir uzlaştırmacı yardımıyla mahkeme öncesinde veya soruşturma aşamasında anlaşabilirler. Eğer uzlaşma sağlanırsa, dava açılmaz ya da açılmışsa dosya kapatılır.

Dikkat edin; şantaj suçu ise (TCK 107), uzlaşma kapsamında değildir. Yani şantajda mağdurun affetmesi ya da davadan vazgeçmesiyle suç düşmez, kamu davası devam eder.

Kısa hatırlatma:

  • Basit tehdit ve malvarlığına yönelik para isteme: Uzlaşmaya tabidir.
  • Şantaj: Uzlaşmaya tabi DEĞİLDİR.

Şikayete Tabi Olup Olmadığı

Tehdit ile para isteme suçunun şikayete tabi olup olmaması, suçun işleniş şekline ve niteliğine göre değişir.

Eğer suç basit tehdit veya yalnızca malvarlığına zarar verme tehdidiyle işleniyorsa, şikayete tabidir. Mağdurun şikayetçi olması gerekir; aksi halde savcılık kendiliğinden soruşturma açamaz. Şikayetçi olunmazsa dosya kapanır.

Nitelikli tehdit halleri (silahla tehdit, örgütlü tehdit gibi) veya şantaj gibi ağır vakalarda ise, suç şikayete tabi değildir. Yani mağdur şikayetçi olmasa bile Cumhuriyet Savcılığı davayı açmak zorundadır.

Özetle:

  • Basit tehdit ve mal tehdidi: Şikayete tabi, mağdur şikayet etmezse işlem yapılmaz.
  • Nitelikli tehdit ve şantaj: Şikayete tabi değildir, savcılık doğrudan işlem başlatır.

Bu ayrım, çoğu zaman mağdurlar için hangi durumda nasıl davranmaları gerektiğini belirleyen önemli bir hukuki detaydır.

Tehdit ile Para İsteme Suçunda İspat ve Deliller

Tanık Beyanları

Tehdit ile para isteme suçunda tanık beyanları çok önemli bir delil kaynağıdır. Olayı gören, duyan ya da tehditten haberdar olan kişilerin ifadeleri, mahkeme tarafından dikkate alınır. Ancak, tanıkların ifadelerinin tutarlı, somut ve olayla doğrudan ilgili olması gerekir. Tanık, genellikle olayı bizzat yaşamış veya olay anında orada bulunmuş bir kişi olmalıdır. Polis ya da savcılığa verilen tanık ifadeleri, şüpheli ile mağdur arasındaki ilişkinin aydınlatılmasında da büyük rol oynar.

Mesaj ve İletişim Kayıtları

Tehdit ile para isteme suçlarının ispatında en sık kullanılan delillerden biri de mesaj ve iletişim kayıtlarıdır. WhatsApp, SMS, e-posta gibi dijital ortamda gerçekleşen tehditler kolayca kayda alınabilir ve saklanabilir. Telefon görüşmeleri sırasında gönderilen mesajların içerikleri, telefonun ekran görüntüleri ya da operatörden alınan iletişim kayıtları da delil olarak sunulabilir. Bu tür kayıtlar, olayın zamanını, kimden geldiğini ve içeriğini açıkça gösterdiği için mahkemelerde çok etkileyicidir.

Gizli Ses ve Görüntü Kayıtları

Ceza davalarında delil elde etmek için mağdur, bazı durumlarda gizli ses ve görüntü kaydı alabilir. Türk Ceza Hukuku'na göre eğer kişi, kendisine ya da yakınlarına ciddi bir tehdit olduğunu düşünüyorsa ve başka türlü kendisini koruması mümkün değilse, yapılan telefon görüşmesini veya yüz yüze konuşmayı gizlice kaydedebilir. Ancak bu kayıtların hukuka uygunluğunun da önemli olduğunu belirtmek gerekir. Yasa dışı yollarla, üçüncü kişiler arasında yapılan görüşmelerin kayda alınması ise genellikle suç teşkil eder ve delil olarak kullanılamaz.

Sosyal Medya Delilleri

Tehdit ile para isteme suçu, son yıllarda sosyal medya üzerinden de sıkça işlenmektedir. Facebook, Instagram, Twitter, TikTok gibi platformlarda yapılan tehdit içerikli mesajlar, özel mesajlaşmalar ya da paylaşımlar delil olarak kullanılabilir. Bu delillerin geçerli olabilmesi için ekran görüntüsü alınması, mesajın kimden geldiğinin açıkça belli olması ve orijinal halinin bozulmaması gerekmektedir. Ayrıca, gerektiğinde sosyal medya platformlarından bu kayıtların resmi yollarla talep edilmesi de mümkündür.

Fiziki ve Dijital Delillerin Hukuka Uygunluğu

Mahkemelerin en çok dikkat ettiği konulardan biri, delillerin hukuka uygun bir şekilde elde edilip edilmediğidir. Yasal yollar dışında elde edilen deliller, yani kişinin özel hayatı ya da gizli alanı ihlal edilerek alınan kayıtlar, ceza mahkemelerinde genellikle geçersiz sayılır. Özellikle özel telefonu izinsiz dinlemek, başkasının mailine müdahale etmek gibi fiiller suç teşkil eder ve hem delilin geçersizliğine hem de yeni bir suç oluşmasına neden olabilir. Delil olarak sunulan belgelerin, kurallara uygun, izinsiz müdahale olmadan ve adli mercilerin talimatıyla toplanması gerekir. Bu yüzden mağdur, tehdidi ispatlamak isterken delil toplama yollarına dikkat etmelidir.

Not: Tehdit ile para isteme suçunda güçlü ve hukuka uygun deliller toplamak, hem soruşturma hem de dava sürecinde mağdurun haklarını koruması açısından çok önemlidir.

Manevi Tazminat ve Maddi Zararlar

Mağdurun Maddi ve Manevi Tazminat Talepleri

Mağdurun maddi ve manevi tazminat talepleri, tehdit ile para isteme suçunda en çok merak edilen konular arasında yer alır. Çünkü bu tür tehditler, sadece maddi zarar değil, aynı zamanda kişisel huzur ve psikolojide de ciddi etkilere yol açabilir.

Maddi tazminat talepleri genellikle suç nedeniyle mağdurun malvarlığında meydana gelen eksilmenin karşılanmasını hedefler. Örneğin, mağdurdan haksız şekilde alınan bir para varsa, bu paranın iadesi istenebilir. Ayrıca suç nedeniyle çalışma hayatı olumsuz etkilendiyse, kazanç kaybı da maddi tazminat kapsamında değerlendirilebilir.

Manevi tazminat ise, tehdit nedeniyle mağdurun yaşadığı korku, endişe, psikolojik sarsıntı ve toplumsal itibar zedelenmesine karşı bir nevi teselli ve onarım amacına hizmet eder. Sürekli tedirginlik ve güven kaybı yaşayan mağdur, yaşadığı manevi zararları ispatlayarak mahkemeden uygun bir manevi tazminat miktarı talep edebilir. Mahkeme, olayın ağırlığı, tehditin şekli ve mağdurun uğradığı zararı dikkate alarak bir miktar takdir eder.

Mağdurun tazminat talep edebilmesi için:

  • Zarara uğradığını belgeleyebilmesi,
  • Maddi kaybı veya manevi zararının tehdit nedeniyle oluştuğunu kanıtlayabilmesi gerekir.

Tazminat talepleri için genellikle ceza davası sırasında veya ceza davası tamamlandıktan sonra ayrıca hukuk mahkemesine başvurulup maddi ve manevi tazminat davası açmak da mümkündür. Ceza mahkemesi maddi veya manevi tazminat konusunu her zaman kapsamlı değerlendirmeyebilir. Bu yüzden mağdurlar genellikle hukuk mahkemelerinde bu hakkını ayrıca arar.

Unutulmaması gereken önemli bir nokta; tehdit ile para isteme suçlarında tazminatın belirlenmesinde, mağdurun maruz kaldığı baskının, ortaya çıkan zararın ve psikolojik etkilerin detaylı şekilde ortaya konması çok etkili olur. Dolayısıyla mağdurlar, yaşadıkları zararı ve olayın etkilerini belgelemeli ve gerekli delilleri toplamalıdır.

Tehditten dolayı mağdur olduğunu düşünenler, haklarını tam anlamıyla koruyabilmek için bir avukattan hukukî destek almalıdır.

Cezanın Ertelenmesi, Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB)

Koşulları ve Uygulama

Cezanın ertelenmesi ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB), Türk Ceza Hukuku’nda sanığın belli koşulları taşıması halinde özgürlüğünü kısıtlayan cezanın uygulanmasını önlemeye veya geciktirmeye imkan tanıyan önemli kurumlardır.

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB), sanığa verilen cezanın 2 yıl veya altında olması ve diğer yasal şartların yerine gelmesi halinde uygulanır. Bu durumda, mahkeme suçun sabit olduğuna karar verse bile hüküm hemen kesinleşmez, sanığa 5 yıl boyunca suç işlememe ve belirli yükümlülüklere uyma şartı tanınır. Eğer bu sürede kasten yeni bir suç işlenmez ve yükümlülükler ihlal edilmezse davanın düşmesine karar verilir, yani sabıka kaydı oluşmaz.

Cezanın ertelenmesi ise genellikle hapis cezası 2 yıl veya daha az olan ilk kez suç işleyen sanıklar için geçerlidir. Sanığın kişiliği, suç sonrası pişmanlığı, sosyal ilişkileri gibi durumlar dikkate alınır. Mahkeme, cezayı belirli bir süre (örneğin 1-3 yıl arası) erteleyebilir. Bu süre içinde yeni bir suç işlenmezse, ceza infaz edilmez.

Tehdit ile para isteme suçlarında HAGB ve cezanın ertelenmesi, suçun niteliği ve işleniş biçimine göre hakimin takdirine bağlı olarak uygulanabilir. Ancak suçun ağır hali, tekrar eden biçimi veya nitelikli halleri varsa bu imkanlardan yararlanmak çoğu zaman mümkün değildir.

Adli Para Cezası Olanakları

Adli para cezası, hapis cezasına mahkumiyet yerine veya birlikte mahkemece verilebilen bir yaptırımdır. Tehdit ile para isteme suçunda mahkeme, hapis cezasının alt sınırda olması ve failin daha önce benzer bir suçtan sabıkası olmaması durumda hapis cezasını adli para cezasına çevirebilir.

Adli para cezası, mahkumun gelirine ve olanaklarına göre günlük bir bedel üzerinden hesaplanır. Günlük miktar ve toplam gün sayısı hakimin takdirine bağlıdır; fakat bu limitler yasa ile bellidir. Örneğin, fail temel hapis cezasının yanı sıra veya hapis cezası yerine doğrudan adli para cezası da alabilir.

Ancak nitelikli tehdit suçlarında (silahla, birden fazla kişiyle veya suç örgütüyle işlenen tehditler gibi) adli para cezası seçeneği genellikle söz konusu olmaz. Böyle durumlarda hapis cezası esastır ve mahkemeler çoğu kez adli para cezasına çevirme yoluna gitmezler.

Yani, tehdit ile para isteme suçu için adli para cezası, olayın özelliklerine, failin geçmişine ve suçun işlenişine göre değerlendirilir. Özellikle ilk defa ve hafif nitelikli işlenen suçlarda bu imkan gündeme gelebilir.

Tehdit ile Para İsteme Suçunda Sıkça Sorulan Sorular

Suçun Kanıtlanması Nasıl Olur?

Tehdit ile para isteme suçunun kanıtlanması için öncelikle olayın geçtiğine dair delillere ihtiyaç vardır. Günümüzde mahkemelerde en fazla kullanılan delil türleri arasında mesajlaşma kayıtları, ses kayıtları, tanık beyanları ve kamera kayıtları yer alır. Eğer tehdit mesajla veya sosyal medya üzerinden geldiyse, bu mesajların ekran görüntüleri, orijinal cihazdan alınan çıktıları delil olarak kabul edilir.

Tehdit telefonda yapılmışsa, mağdurun konuşmayı ses kaydına alması Türk hukuku açısından, “delil elde etmekte başka çare yoksa” genellikle hukuk uygun kabul edilir. Ayrıca, tehdit anına şahit olan bir kişinin tanık olarak beyanı da mahkemede önemli bir delil olur. WhatsApp, SMS ve sosyal medya yazışmaları, e-posta gibi dijital iletişim kanallarından alınan kayıtlar doğrudan delil olarak kullanılabilir. Unutulmamalıdır ki, olaydan hemen sonra polise veya savcılığa başvurmak, delillerin tazeliği açısından büyük avantaj sağlar.

Tehdit Edene Karşı Ne Yapılmalı?

Tehdit eden kişiye karşı ilk yapılması gereken şey sakin olmak ve tehditlerin ciddiyetini hafife almamaktır. Tehdit ile karşılaşıldığında;

  1. Tehdit detaylarını not alın. Tehdit içeren tüm mesaj, arama saati, tarih, konuşma içerikleri kaydedilmeli.
  2. Delilleri saklayın. Gelen tehdit mesajları veya çağrılar silinmemeli, ekran görüntüsü alınmalı.
  3. Polise başvurun. En yakın karakola giderek veya doğrudan savcılığa suç duyurusunda bulunun.
  4. Avukata danışın. Bir avukattan destek almak, süreçte hak kaybı yaşamamanız için çok önemlidir.

Korkutucu ve ciddi tehditler için hiçbir zaman tek başınıza hareket etmeyin ve yetkililer ile iş birliği yapmakta çekinmeyin.

Tehditte Hangi Sözler Suç Sayılır, Hangileri Sayılmaz?

Tehdit ile para isteme suçunda “suç oluşturacak tehdit”, mağduru korkutacak nitelikte ve ciddiyet taşıyan sözlerdir. Yani, “sana zarar veririm, ailene kötülük yaparım, evini yakarım, bana şu kadar para vermezsen başına kötü şeyler gelir” gibi ciddi tehlike içeren sözler suç kapsamına girer. Suçun oluşması için sadece “korkutmak” yeterli değil, aynı zamanda para veya menfaat talebi de olmalıdır.

Buna karşılık, günlük hayatın içinde öfkeyle söylenen ve ciddi tehlike oluşturmayan, “görürsün bak, yapmazsan görürsün” tarzındaki sözler, her zaman tehdit suçu kapsamına girmez. Burada sözlerin mağdura verdiği korku, tehdidin gerçekliği ve ciddiyeti dikkate alınır. Hakaret veya basit tartışmalarda söylenen sözler, ciddi bir tehlike içermiyorsa suç oluşmaz.

Özetle, mahkeme değerlendirme yaparken, söylenen sözlerin bağlamını, söylenme biçimini ve sonrasındaki olayları ayrıntılı olarak inceler. Ciddi, korkutucu ve açıkça mala veya kişiye zarar vermekle ilgili sözler suç oluşturur.

Yargıtay’ın Suçun Unsurları Konusundaki Görüşleri

Yargıtay, tehdit ile para isteme suçu bakımından bazı temel unsurların gerçekleşmesini aramaktadır. Özellikle kararlarında vurgulanan ilk unsur, failin mağduru ciddi şekilde korkutacak, endişeye sevk edecek ya da özgürlüğünü sınırlayacak bir eylemde bulunmuş olmasıdır. Sadece mağdura söylenen her tehdit ifadesi ceza almayı gerektirmez; bu ifadelerin gerçekten mağduru korkutacak seviyede olması gerekir.

Bir diğer önemli unsur, tehdidin amacıyla ilgilidir. Tehdit ile menfaat sağlama kastı, yani failin para ya da başka bir çıkar talep etmesi, eylemin niteliğini ağırlaştırır. Yani, tehditte bulunmakla birlikte karşılığında maddi bir kazanç ya da menfaat istemek suçun kapsamını daha ciddi hale getirir.

Yargıtay içtihatlarında, söz konusu eylemin gerçekleşmiş kabul edilebilmesi için:

  • Tehdidin ağırlıklı olarak mağduru korkutacak düzeyde olması,
  • Para veya menfaat talebinin açık şekilde belirtilmiş olması,
  • Tehdidin mağdura ulaşmış ve bir korku yaratmış olması gibi noktalar aranmaktadır.

Ayrıca Yargıtay, tehdidin gerçek bir tehlike oluşturup oluşturmadığını, koşullar kapsamında değerlendirmektedir. Örneğin; şaka amaçlı yapılan tehditlerde veya mağdurun tehdidi ciddiye almadığı durumlarda suçun oluşmadığına hükmedebilmektedir.

Hakim görüş, “tehdit ve para isteme”nin birlikte ve somut şekilde ispatlanmasını talep eder. Mağdura yönelik “para vermezsen başına bela alırsın” gibi ciddiyet taşıyan sözler veya mesajlar delil olarak dikkate alınır.

Örnek Yargıtay Kararları

Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2024/2129 E., 2024/4896 K. kararında, sanığın mağdura yönelik para vermezse zarar vereceği yönündeki tehdidinin, mağdurda gerçek bir korku ve endişe yarattığı anlaşılmış ve bu nedenle cezaya hükmedilmiştir. Kararda, tehdidin ciddi biçimde mağdurun iç huzurunu bozması ve özgürlüğünü kısıtlaması gerektiğine değinilmiştir.

Başka bir kararda ise (Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2024/231 E., 2024/325 K.), fail ile mağdur arasında daha önceden husumet bulunduğu ve failin mağdura sürekli olarak “para ver yoksa zarar göreceksin” şeklinde tehditlerde bulunduğu, tehditlerin mesaj ve tanık beyanlarıyla ispatlandığı dikkate alınarak mahkûmiyet hükmü onanmıştır.

Yargıtay ayrıca, tehdit ile şantaj arasındaki farka da dikkat çekmektedir. Şantajda, bilgi veya görüntü paylaşmak tehdidiyle para istenirse, eylemin "şantaj" suçunu oluşturduğu belirtilmiştir. (Bkz: Yargıtay kararlarında “çıplak görüntülerini yayarım, para gönder” şeklinde tehdide ilişkin karar.)

Özetle, tehdit ile para isteme suçunda Yargıtay;

  • Tehdit unsurunun gerçek ve ciddi olması,
  • Para veya menfaat talebinin açıkça dile getirilmesi,
  • Eylemin mağduru korkutacak derecede olması
  • Delillerin açık ve yeterli olması gibi ölçütlere özellikle vurgu yapmaktadır.

Bu kararlar sayesinde, uygulamada hangi davranışların suç kapsamına girdiği ve hangi delillerle ispatlanabileceği de netleşmektedir.

Uluslararası Uygulamalar ve Kıyaslama

Uluslararası uygulamalar ve kıyaslama konusuna bakıldığında, tehdit ile para isteme suçunun hemen her ülkede ciddiye alındığı görülmektedir. Fakat her ülkenin ceza kanunlarında bu suça verilen ceza, suçun tanımı ve soruşturma şekli farklılık gösterebilir. Özellikle Avrupa ülkeleri ile ABD’de tehdit suçu, başka suçlarla birleştirilerek veya “extortion” (şantaj/zorla alma) başlığı altında düzenlenmektedir.

Uluslararası uygulamalara bakarsak, Almanya Ceza Kanunu'nda (StGB) bu tür suçlar “Nötigung” ve “Erpressung” başlıkları altında düzenlenir. Burada özellikle maddi çıkar sağlamaya dönük tehdit, doğrudan şantaj kapsamında değerlendirilir ve ciddi hapis cezaları öngörülür. Keza Fransa’da da “chantage” başlığı altında tehdit ile menfaat elde etmek suç sayılır ve yüksek miktarda hapis cezası ile karşılaşmak mümkündür.

ABD hukukunda ise “extortion” ve “blackmail” kavramları yaygındır. Özellikle FBI ve federal mahkemeler, tehdit ile para isteme suçunu ciddi bir federal suç olarak görmekte, işleniş şekline göre uzun yıllar hapis cezası ve yüksek para cezaları uygulayabilmektedir. Tehdit; telefon, e-posta, mektup veya internet üzerinden işlenirse cezalar ayrıca ağırlaştırılır. Dijital yollarla yani siber zorbalık veya siber tehdit yoluyla işlenen vakalar da kapsamda değerlendirilir.

İngiltere’de ise “blackmail” suçu doğrudan “Theft Act 1968” kapsamında değerlendirilir ve cezaları ağırdır. Bir kişiye zarar vereceğini söyleyerek para ya da bir menfaat talep etmek suçun oluşması için yeterlidir ve ceza en yüksek seviyededir.

Türkiye’de ise tehdit ile para isteme fiilleri, Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) hem “tehdit” hem de “şantaj” suçları çerçevesinde değerlendirilir. Burada mağdura veya yakınına yönelik bir zararın gerçekleştirileceği tehdidinde bulunmak suçu oluştururken, menfaat sağlama amacı açıkça ortaya konmuşsa şantaj hükümleri ile de yargılama yapılabilir.

Kıyaslamalı olarak bakıldığında;

  • Batı ülkelerinde iletişim araçlarındaki teknolojik gelişmeye bağlı olarak dijital tehdit ve siber şantaj özel kapsamda düzenlenirken,
  • Türkiye’de henüz daha genel hükümlerle ele alınmaktadır.
  • Ancak dünyada cezanın caydırıcı olması, mağdurun korunması ve hızlı yargılama süreçleri öncelik olmaktadır.

Kısacası, tehdit ile para isteme suçu bütün dünyada ağır yaptırımlar gerektiren bir suçtur. Ama somut olarak ceza miktarları, dosyanın işleniş şekli, delil elde edilmesi ve mağdurun korunması usulleri ülkeden ülkeye değişiklik göstermektedir. Bu nedenle Türkiye’deki uygulamalar sürekli olarak gelişmiş ülkelerle karşılaştırılmalı ve güncellenmelidir.

Sonuç: Tehdit ile Para İsteme Suçunda Mağdur Hakları ve Koruma Yolları

Tehdit ile para isteme suçu mağdurları için haklar ve koruma yolları hayati önem taşır. Özellikle günümüzde iletişim teknolojilerinin yaygınlaşması ile birlikte, tehdit ve para isteme yolları da çeşitlenmiştir. Mağdurların kendilerini güvende hissetmeleri ve tekrar mağdur olmamaları için yasal olarak sahip oldukları hakları bilmeleri gerekir.

Tehdit ile para isteme suçu mağdurlarının ilk hakkı, suçun işlenmesinin hemen ardından kolluk kuvvetlerine ve savcılığa şikâyet hakkıdır. Mağdurlar, emniyet birimlerine veya cumhuriyet savcılıklarına giderek şikayetçi olabilir. Özellikle vakit kaybetmeden şikayet edilmesi, hem delillerin toplanması hem de suçlunun yakalanabilmesi açısından çok önemlidir. Şikayet sırasında; tehdit içeren mesajlar, yazışmalar, varsa ses kayıtları veya başka deliller mutlaka kolluğa teslim edilmelidir.

Tehdit mağdurları, mahkemeden koruma tedbiri talep edebilir. Türk Ceza Kanunu ve Türk Medeni Kanunu çerçevesinde, mağdura yönelik yeni bir tehdit veya saldırı riskinin bulunması durumunda, hâkim tarafından şüpheliye uzaklaştırma kararı verilebilir. Bu sayede failin mağdura yaklaşması ya da iletişime geçmesi engellenir.

Mağdurun hakları arasında maddi ve manevi tazminat davası açmak da vardır. Tehdit ile para isteme suçu, mağdura hem psikolojik zarar hem de ekonomik zarar verebilir. Mağdur, bu zararların karşılanmasını talep edebilir ve hukuk mahkemelerinde tazminat davası açabilir.

Tehdit ve şantaj mağdurları için bir diğer önemli koruma yolu, gerekirse psikolojik ve sosyal destek almaktır. Özellikle sürekli bir tehdit altında olan kişiler için danışmanlık hizmetleri ve rehabilitasyon desteği hayati olabilir.

Son olarak, mağdurların güvenliği için bazı teknik önlemler de önerilir. Kişisel bilgilerin paylaşılmaması, sosyal medya hesaplarında gizlilik ayarlarının gözden geçirilmesi, bilinmeyen numaralardan gelen arama ve mesajlara dikkat edilmesi gibi önlemler, tekrar mağduriyetin önlenmesi açısından faydalıdır.

Kısacası, tehdit ile para isteme suçu mağdurlarının hem ceza hukuku, hem de kişisel koruma açısından pek çok hakkı ve başvuru yolu vardır. Bu yolların bilinmesi ve etkin bir şekilde uygulanması, mağdurların haklarının korunmasında büyük rol oynar.

Profesyonel hukuki danışmanlık mı arıyorsunuz?

Avukatistan üzerinden kolayca hukuki danışmanlık talebi oluşturup, sisteme kayıtlı binlerce avukattan teklif alabilirsiniz.

Lütfen unutmayın;

  • Avukatistan, avukatlardan alınan hizmetler için herhangi bir ücret ya da komisyon talep etmez.
  • Hizmetlerimiz yalnızca avukatlarla iletişim kurmanıza yardımcı olmak içindir; avukatlar tarafından verilen hizmetlerden Avukatistan sorumlu tutulamaz.
Danışmanlık Talebi Oluştur

Sıkça Sorulan Sorular

Mağdurun rızası tehdit ile para isteme suçunu etkiler mi?

Mağdurun rızası, tehdit ile para isteme suçunda belirleyici bir unsur değildir. Zor, tehdit ve korkutma unsurlarıyla mağdurdan para talep edilmesi, rızadan bağımsız olarak suç teşkil eder ve ceza gerektirir.

Tehdit ile para isteme suçunun cezası nedir?

Tehdit ile para isteme suçunun cezası, yasaya göre değişiklik gösterebilir. Çoğunlukla hapis cezası ile cezalandırılır ve suçun ağırlaştırıcı sebepleri varsa (örneğin organize bir şekilde işlenmesi), ceza daha da artırılabilir.

Tehdit ile para isteme suçu nedir?

Tehdit ile para isteme suçu, bir kişiyi zor veya tehditle parasal veya maddi bir kazanım elde etmeye zorlamak anlamına gelir. Bu tür suçlar, şantaj veya zorbalık yoluyla haksız kazanç sağlamaya çalışılması durumunda ortaya çıkar.

Tehdit ile para isteme suçu hangi kanunda düzenlenmiştir?

Tehdit ile para isteme suçu Türk Ceza Kanununda düzenlenmiştir. Türk Ceza Kanununda, bu tarz suçların detayları ve cezaları açıkça belirtilmiştir.

Tehdit ile para istemeye maruz kalan biri ne yapmalıdır?

Tehdit ile para istemeye maruz kalan kişi hemen güvenlik güçlerine yani emniyete veya polise bildirimde bulunmalı ve delilleri koruyarak suç duyurusunda bulunmalıdır. Kanıtlar, olayın açıklığa kavuşması için önem taşır.

Tehdit ile para isteme suçunda ispat nasıl sağlanır?

Tehdit ile para isteme suçunda ispat, fiziksel kanıtlar, tanık ifadeleri, telefon kayıtları veya yazılı belgeler gibi delillerle sağlanabilir. Suçun her türlü kanıtla ispatlanabilir olması, hukuki sürecin etkin yürümesini sağlar.

Tehdit ile para isteme suçunun zamanaşımı süresi nedir?

Tehdit ile para isteme suçunda zamanaşımı süresi, suçun ciddiyetine ve işlendiği şekle göre değişebilir. Genel olarak, bu tür suçlar ceza kanunlarında belirtilen süreler içerisinde dava edilebilir.

Tehdit ile para isteme suçu hangi durumlarda ağırlaşır?

Tehdit ile para isteme suçu, organize bir şekilde işlenmesi, mağdurun özel durumunun suistimal edilmesi veya kamuya zarar verilmesi gibi durumlarda ağırlaşabilir. Bu tür ağırlaştırıcı sebepler, cezanın artırılmasına neden olabilir.

Tehdit ile para istemede zarar gören kişi ne tür tazminat alabilir?

Tehdit ile para istemede zarar gören kişi, maddi ve manevi tazminat talep edebilir. Yargı süreci sonucunda mahkeme, mağdurun uğradığı zararın boyutuna göre tazminat miktarını belirleyebilir.

Tehdit ile para isteme suçu ile şantaj arasındaki fark nedir?

Tehdit ile para isteme suçu, genellikle zor kullanarak veya tehdit ederek para talep etme durumunu ifade ederken, şantaj kişiyi, istemediği bir şeyi yapmaya zorlamak amacıyla kişinin itibarını, özel yaşamını veya başka hassas bilgilerini açıklamakla tehdit etmektir. Her iki suç da hukuken cezaya tabidir ancak farklı unsurlar içerir.

İlginizi Çekebilir

Soru Sor Danışmanlık Talep Et