Mutlak Butlan Nedir?

26 dakika

Mutlak butlan nedir? Kısaca, bir hukuki işlemin baştan itibaren geçersiz sayılmasıdır; işlem hiçbir hüküm ve sonuç doğurmaz. Genellikle hukukun emredici kurallarına, kamu düzenine veya ahlaka aykırılık nedeniyle ortaya çıkar ve hâkim tarafından re’sen dikkate alınır. Bu yüzden “kesin hükümsüzlük” olarak da anılır.

En çok merak edilenler:

  • Tanım ve kısa örnekler
  • Yokluk ile nisbi butlan farkı, kısmi butlan
  • Evlilik ve sözleşmelerde uygulama; şekil ve ehliyet şartları

Bu yazıda, şartları, sonuçları ve dava yollarını sade bir dille ele alacak; kimlerin ileri sürebileceğini, geriye yürüme etkisini ve iade-tazminat boyutunu adım adım açıklayacağız. Sorularınıza net yanıtlar bulmanız için mutlak butlan kavramını pratik şekilde açıyoruz.

Mutlak Butlanın Tanımı

Mutlak butlan nedir?

Mutlak butlan, hukukta en ağır geçersizlik türlerinden biridir. Bir işlemin baştan itibaren geçersiz olmasını ifade eder. Yani, işlem yapılmış gibi görünse de, hukuken hiç yapılmamış sayılır. Mutlak butlanlı işlem, mahkeme kararı olmaksızın dahi geçersizdir. Herkes tarafından ileri sürülebilir ve hâkim tarafından re’sen dikkate alınır. Mutlak butlan çoğunlukla yasaların kesin olarak yasakladığı ya da kamu düzenini önemli ölçüde bozan işlemler için uygulanır.

Örneğin, çok eşli bir evlilik Türkiye’de mutlak butlan ile hükümsüzdür. Bu tür geçersizlikte, işlemin tarafları da üçüncü kişiler de mutlak butlanı ileri sürebilir.

Hukukta mutlak butlan kavramının kökeni

Hukukta mutlak butlan kavramının kökeni, Roma Hukuku’na kadar uzanır. O dönemde, birtakım işlemler, toplum düzenini ve ahlâkı korumak için geçersiz sayılırdı. Zamanla bu kavram, modern hukuk sistemlerinde de yerini almıştır. Türk hukukunda mutlak butlan kavramı özellikle Medeni Kanun ve Borçlar Kanunu’nda ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. Kavram, kamu düzenine aykırı işlemleri geçersiz sayarak toplumun temel değerlerini ve hukukun genel prensiplerini korumayı amaçlar.

Mutlak butlanın hukuki dayanakları

Mutlak butlanın hukuki dayanakları, çeşitli yasal düzenlemelerde yer alır. Türk Medeni Kanunu ve Türk Borçlar Kanunu başta olmak üzere, birçok kanunda mutlak butlan sebeplerine yer verilmiştir. Türk Medeni Kanunu’nda evlilik işlemleriyle ilgili hükümler, Türk Borçlar Kanunu’nda ise sözleşmelerin şekli ve konusu ile ilgili geçersizlik halleri yer almaktadır. Ayrıca, özel kanunlarda da mutlak butlan hükümleri bulunabilir.

Yasalarda açıkça “mutlak butlan” ifadesi geçmese de, emredici hukuk kurallarına ve kamu düzenine aykırı işlemler için bu hükmün uygulanacağı belirtilir. Hâkimler, işlemin niteliğine ve yasal düzenlemelere bakarak, işlemin mutlak butlan ile geçersiz olup olmadığına karar verir. Böylece, bazı işlemlerin baştan itibaren hükümsüz olması sağlanır ve toplum düzeni güvence altına alınır.

Mutlak Butlanın Unsurları ve Şartları

Emredici hükümlere aykırılık

Emredici hükümlere aykırılık, mutlak butlanın en temel unsurlarından biridir. Hukukta birçok kural “emredici” olarak belirlenmiştir. Bu kuralların amacı kamu düzenini, kişisel hakları veya toplumun genel çıkarlarını korumaktır. Bir hukuki işlem eğer bu emredici kurallara aykırı şekilde yapılırsa, işlem en başından itibaren geçersiz olur. Örneğin, yasada evlenmek için asgari yaş sınırı emredici olarak belirlenmiştir. Bu yaşa gelmeden yapılan evlilikler mutlak butlanla sakattır. Bu yüzden, emredici hükümlere aykırı olan sözleşme ya da işlemler kesin olarak geçersiz kabul edilir.

Kamu düzenine aykırılık

Kamu düzenine aykırılık, toplumun genel düzeni ve barışını ilgilendiren kurallara aykırı hareket edilmesi anlamına gelir. Bir işlem kamu düzenini bozar nitelikteyse, hukuk düzeni bu işlemi baştan itibaren geçersiz sayar. Çünkü kanunların temel amacı, toplumun temel yapılarını, huzurunu ve güvenliğini korumaktır. Mesela, bir suç işleme amacıyla yapılan sözleşme hem emredici hükümlere hem de kamu düzenine aykırıdır ve mutlak butlanla geçersizdir. Yani, toplumun yararına aykırı bütün anlaşmalar, baştan hükümsüzdür.

Ahlaka aykırılık

Ahlaka aykırılık unsuru, toplumdaki genel ahlak anlayışına aykırı olan işlemleri kapsar. Hukukta genel ahlak kuralları da koruma altına alınmıştır ve bunlara aykırı yapılan işlemler geçersiz sayılır. Örneğin, birisinin evli birini boşanmaya ikna etmesi için para ödenmesini içeren bir sözleşme ahlaka aykırıdır. Bu tür sözleşmeler veya işlemler, kanunların ve toplumun benimsediği değerlerle çatıştığı için mutlak butlanla ortadan kaldırılır.

Şekil şartlarına uyulmaması

Şekil şartlarına uyulmaması da mutlak butlan sebeplerindendir. Bazı işlemler için yasalar özel bir şekil şartı aramaktadır. Mesela, taşınmaz satışlarının noterde resmi senetle yapılması zorunludur. Eğer bu kurala uyulmadan bir taşınmaz satışı yapılırsa, bu işlem geçersiz olur. Şekil zorunluluğu getirilmesinin sebebi, kişilerin haklarının korunması ve ileride çıkabilecek anlaşmazlıkların önlenmesidir. Kanunda açıkça şekil şartı öngörülmüşse ve buna uyulmazsa, işlem artık baştan hükümsüz sayılır.

Ehliyet eksikliği ve ayırt etme gücünden yoksunluk

Ehliyet eksikliği ve ayırt etme gücünden yoksunluk da mutlak butlanın önemli bir unsurudur. Hukuki işlem yapacak kişinin belli bir yaşa ve akıl sağlığına sahip olması gerekir. Tam ehliyetsiz olanlar, yani ayırt etme gücünden tamamen yoksun kişiler veya küçük çocuklar gibi, kendileri adına geçerli bir işlem yapamazlar. Eğer böyle bir kişi işlem yaparsa, bu işlem baştan itibaren geçersiz olur. Bu kural kişilerin korunması ve kötü niyetli kişilerin kötüye kullanımlarını engellemek için konmuştur.

Konunun imkânsızlığı

Konunun imkânsızlığı, bir hukuki işlemin konusunun gerçekleşmesinin objektif olarak olanaksız olmasını ifade eder. Gerçekleşmesi imkânsız bir şey için yapılan sözleşme veya işlem mutlak butlanla geçersizdir. Örneğin, bir kişi Ay’da bir arsa satmayı vaat ederse, Ay’da tapuya kayıtlı bir arsa olmadığı için bu işlem imkânsız bir konuya dayanır ve geçersizdir. Konunun hukuken veya fiilen imkânsız olması yeterlidir. Sonuçta, imkânsız bir işin hukuki geçerliliği zaten bulunmaz ve işlem baştan ortadan kaldırılır.

Mutlak butlanın unsurları ve şartları, hukuk sisteminde hem bireysel hakları hem de toplumu korumak için büyük önem taşır. Herhangi bir hukuki işlemde bu unsurlara dikkat edilmezse, işlem baştan geçersiz sayılır ve hiçbir sonuç doğurmaz.

Mutlak Butlanın Hukuki Sonuçları

İşlemin baştan itibaren geçersizliği

Mutlak butlan durumunda, işlem baştan itibaren geçersizdir. Bu, hukuken hiç doğmamış sayılır anlamına gelir. Örneğin, kanuna aykırı yapılan bir sözleşme, en başından itibaren yok hükmündedir. Bu tür işlemler sanki hiç yapılmamış gibi kabul edilir. Taraflar veya ilgili üçüncü kişiler, işlemin geçersizliğine her zaman dayanabilir.

İşlemin hükümsüzlüğünün tespiti

Mutlak butlan ile yapılan işlemlerin hükümsüz olduğu, mahkeme kararı ile tespit edilebilir. Ancak, bunun için mutlaka bir dava şartı yoktur. Yetkili kişiler, işlemin her aşamasında, hatta yıllar sonra bile hükümsüzlüğünü ileri sürebilir. Mahkeme, tarafların istemi olsun ya da olmasın, mutlak butlanı re’sen (kendiliğinden) gözetmek zorundadır. Bu durum, kamu düzenini ilgilendirdiği için önemlidir.

Geriye yürürlük etkisi

Mutlak butlan sonucu, işlemin baştan itibaren hükümsüz olması nedeniyle, geriye dönük bir etkisi vardır. Yani işlem yapılmamış sayıldığı için, meydana gelen tüm sonuçlar geçersiz olur. Geçmişte işlemden elde edilmiş hak ve borçlar da yok sayılır. Bu da tarafların ve üçüncü kişilerin durumunu etkileyebilir.

Edimlerin iadesi

Mutlak butlan sonucunda, taraflar edimlerini birbirine iade etmek zorundadır. Yani işlem nedeniyle sağlanan kazançlar ve yapılan ödemeler geri alınır. Örneğin, geçersiz sayılan bir sözleşmede taraflardan biri para ödemişse, bunu geri alma hakkına sahiptir. Bu sayede taraflar arasında adalet sağlanmış olur.

Tazminat sorumluluğu ve diğer feri sonuçlar

Mutlak butlan nedeniyle ortaya çıkan zararlar söz konusuysa, bazen tazminat sorumluluğu da doğabilir. Özellikle bir tarafın kusurlu olması halinde, diğer tarafın uğradığı zararın giderilmesi gerekir. Ayrıca, işlemin fer’i sonuçları da ortadan kalkar. Yani işlemle bağlantılı olan yan hak ve yükümlülükler de geçersiz hale gelir. Böylece hukuk düzeni, mutlak butlanın tüm etkilerini bertaraf etmiş olur.

Mutlak Butlan ve Diğer Geçersizlik Halleri

Mutlak butlan ile nisbi butlan arasındaki farklar

Mutlak butlan ve nisbi butlan kavramı, Türk hukukunda sıkça karıştırılan ama önemli farklılıklar barındıran geçersizlik halleridir. Mutlak butlan, bir işlemin baştan itibaren kesin olarak geçersiz olması anlamına gelir. Yani hukuken hiç doğmamış gibi kabul edilir ve herkes tarafından ileri sürülebilir. Hâkim, mutlak butlanı re'sen yani kendiliğinden dikkate alır; ayrıca bir itiraz gerekmez.

Nisbi butlan ise, sadece işlemde hakları ihlal edilen veya zarar gören taraflar tarafından ileri sürülebilir. Bir başka deyişle, nisbi butlan kişisel bir haktır ve ilgili kişi isterse mahkemeden işlemin iptalini talep edebilir. Hâkim, nisbi butlanı kendiliğinden dikkate almaz. Ayrıca, nisbi butlana bağlı işlemler, sadece iptal davası açılır ve kazanan taraf işlemi iptal ettirirse geçersiz olur.

Kısacası, mutlak butlan herkes için geçersizliği ve kamu düzenini korumayı, nisbi butlan ise bireysel menfaatleri korumayı amaçlar.

Mutlak butlan ile yokluk arasındaki farklar

Mutlak butlan ve yokluk kavramları, her ikisi de işlemin geçersizliğini ifade etse de, aralarında önemli farklar vardır. Yokluk, bir hukuki işlemin temel unsurlarının eksik olması durumudur. Yani, işlem hukuken hiç doğmamış sayılır. Örneğin, bir resmi nikâh memurunun önünde yapılmayan evlilik hukuken yok sayılır. Böyle bir işlem için iptal davası açmaya gerek yoktur; herkes işlemin yokluğuna dayanabilir ve mahkeme de işlemi yok sayar.

Mutlak butlan ise, işlemin bazı temel kurallara aykırı yapılmasından kaynaklanan geçersizlik halidir. Yani, işlem kâğıt üzerinde vardır ama yapılan eylem emredici hükümlere aykırıdır ve geçersizliği yapılan işlemin baştan itibaren geçersiz olduğunu gösterir.

Yokluk halinde işlem hiç doğmamış sayılırken, mutlak butlanda işlem oluşmuş, fakat baştan geçersizdir. Aralarındaki en önemli fark, yoklukta işlem şeklen bile var değildir; mutlak butlanda ise işlem vardır ama hiçbir hüküm doğurmaz.

Kısmi butlan kavramı ve örnekleri

Kısmi butlan, yapılan bir hukuki işlemin sadece bir kısmının geçersiz olması halini anlatır. Yani sözleşmenin veya işlemin sadece bazı hükümleri geçersiz sayılır, fakat geri kalan kısımlar geçerli olmaya devam eder.

Örneğin, bir satış sözleşmesinin içinde, yasalara aykırı bir madde varsa; bu sadece ilgili madde için geçersiz sayılır, diğer maddeler yürürlükte kalır. Ya da bir sözleşmede iki borç türünden biri imkânsız ise, sadece o borca dair hüküm butlan olur; diğeri geçerliliğini korur.

Kısmi butlanın uygulanabilmesi için, sözleşmenin geçerli kalan kısımları tek başına ayakta durabiliyor ve tarafların iradelerine uygun olabiliyor olmalıdır. Türk Borçlar Kanunu'nda da bu konuyu düzenleyen hükümler bulunmaktadır.

Kısmi butlan sayesinde, tamamen işlem geçersiz sayılmak yerine, sadece geçersiz olan kısım iptal edilir ve geri kalan işlemler etkilenmeden devam eder. Bu da tarafların hak ve menfaatlerini daha iyi korumayı amaçlar.

Mutlak Butlan Sebepleri

Yasal düzenlemeler (TBK, TMK ve diğer kanunlarda)

Mutlak butlanın sebepleri, Türkiye'de en çok Türk Borçlar Kanunu (TBK) ve Türk Medeni Kanunu (TMK) başta olmak üzere çeşitli kanunlara dayanır. TBK m.27 önemli bir temel oluşturur: bu maddeye göre, kanuna, ahlaka, kamu düzenine ya da kişilik haklarına aykırı sözleşmeler mutlak butlanla hükümsüz olur. Yani bu tür sözleşmeler baştan itibaren geçersizdir.

TMK m.145 ise özellikle evliliklerde mutlak butlanı düzenler. Bu maddede evlenmenin mutlak butlan ile geçersiz olacağı sebepler sınırlı olarak belirtilmiştir. Ayrıca şekil ve ehliyet şartlarına aykırılık hallerinde de kanunlarda mutlak butlan yaptırımı getirilmiştir. Sadece TMK ve TBK değil, idari işlemlere yönelik kanunlarda da, kamu düzeni ve zorunlu şekil kurallarına aykırılık halinde mutlak butlan hükümleri öngörülür.

Özetle, bir işlemin veya sözleşmenin kanuna, ahlaka, kamu düzenine, emredici hükümlerine veya kişilik haklarına açıkça aykırı olması, yasa hükümlerince mutlak butlan sebebidir.

Pratik örnekler (evlilik, sözleşme, idari işlem)

Pratikte mutlak butlanın örnekleri çok fazladır. Evlilikte, eşlerden birinin hâlâ başka biriyle evli olması, evliliğe kesin engel bir durumdur ve bu durumda yapılan evlilik mutlak butlan ile geçersiz sayılır. Yine, kardeş gibi yasak derecede hısımlar arasında yapılan evlilik de tıpkı diğer mutlak butlan sebeplerindendir.

Bir sözleşmede, örneğin iki kişi yasa dışı bir iş (örneğin uyuşturucu satışı) yapmak için anlaşırsa, bu sözleşme mutlak butlanla hükümsüz olur. Taraflar birbirlerini mahkemeye verse de hiçbir hak talep edemezler. Çünkü bu tür bir sözleşme baştan itibaren geçersizdir.

İdari işlemlerde ise, yetkisiz bir makamın karar alması veya açıkça kanuna aykırı şekilde işlem yapılması da mutlak butlana neden olur. Örneğin bir belediye başkanının kendi yetki alanı dışında bir taşınmazı satmaya kalkışması işlemi geçersiz kılar.

Aile hukukunda mutlak butlan

Aile hukuku alanında mutlak butlan en çok evliliğin geçersizliği davalarında gündeme gelmektedir. Türk Medeni Kanunu’na göre (m.145), mutlak butlan sebepleri şunlardır:

  • Eşlerden birinin evlilik sırasında hâlâ evli olması
  • Eşler arasında yasak derecede hısımlık bulunması
  • Sürekli olarak ayırt etme gücünden yoksunluk
  • Evlenmeye engel olacak derecede akıl hastalığı Bu durumlarda yapılan evlilik baştan itibaren yok sayılır ve hiçbir sonuç doğurmaz. Bu davalar, savcı, ilgili kişiler ya da eşler tarafından açılabilir ve süreye tabi değildir.

İdare hukukunda mutlak butlan halleri

İdare hukukunda mutlak butlan, kamu otoritesinin yaptığı işlemlerin açıkça kanuna veya üst hukuk kurallarına aykırı olması halinde gündeme gelir. Örneğin bir valinin hukuka aykırı şekilde mülkiyet hakkını ortadan kaldıran bir karar alması, idare mahkemesinde mutlak butlan gerekçesiyle iptal edilebilir. Yasalara göre, kamu yararı, yetki, şekil ve sebep unsurlarından biri eksikse idari işlem mutlak surette geçersiz olur. Ayrıca, idare hukukunda bir işlemin kamu düzenine ve hukukun temel ilkelerine aykırı olması da işlemin baştan itibaren hükümsüz olmasını sağlar.

Kısacası, farklı hukuk dallarında mutlak butlanın sebepleri yasal metinlerle net olarak çizilmiştir ve uygulamada geniş bir koruma yaratır. Bu düzenlemenin temel amacı da hem bireylerin hem de toplumun temel haklarını korumaktır.

Kimler açabilir?

Mutlak butlan davası, geniş bir hak sahipliği sunar. Cumhuriyet savcısı, mutlak butlanın toplum düzenini ilgilendiren bir konu olması sebebiyle bu davayı re’sen, yani kendiliğinden açabilir. Ayrıca, ilgili olan herkes mutlak butlan sebebiyle dava açabilir. Bu kişiler arasında eşler, mirasçılar ve evliliğin iptalinden doğrudan etkilenebilecek kimseler de yer alır. Evlilik sona ermiş olsa da, mirasçılar yine de mutlak butlan nedeniyle iptal davası başlatabilirler. Yani bu davayı sadece taraflar değil, üçüncü kişiler de açabilir.

Dava süreci ve mahkemenin rolü

Mutlak butlan davası genellikle aile mahkemelerinde açılır. Dava, re’sen savcı tarafından ya da ilgili kişilerin başvurusu üzerine başlatılabilir. Mahkemeye başvuru ile birlikte, yapılacak yargılama süreçlerinde hakim, kamu düzenine aykırılık veya mutlak butlan olduğu kanaatine varırsa, taraflardan biri bunu talep etmese dahi, hakim re’sen iptale karar verebilir. Dava sırasında tarafların delilleri toplanır, gerekirse resmi makamlardan bilgi alınır. Mahkeme, olayda mutlak butlan sebebi olup olmadığını titizlikle inceler ve sonucunda evliliğin ya da işlemin baştan itibaren geçersizliğine karar verir.

Re'sen tespit ve şikâyet prosedürü

Mutlak butlan davasında re’sen tespit çok önemli bir özelliktir. Hakim, önüne gelen herhangi bir hukuki işlemin veya evliliğin mutlak butlanla sakatlanmış olduğunu fark ederse, tarafların başvurusunu beklemeksizin durumu tescil etmek ve gerekli kararı vermek zorundadır. Şikâyet prosedürü ise, ilgililer veya zarar gören kişiler tarafından yapılabilir. Resmi bir kurum veya birey, durumu mahkemeye bildirdiğinde, yine kamu düzeni gereği mahkeme harekete geçer ve araştırmaya başlar. Yani re’sen ve şikâyet yolu birbirini tamamlayan, kamu düzenini korumaya yönelik iki ayrı mekanizmadır.

Zamanaşımı durumu ve süre sınırlaması

Mutlak butlan davasında süre sınırlaması yoktur. Yani, böyle bir dava istenildiği zaman açılabilir; herhangi bir şekilde zamanaşımı ve hak düşürücü süre söz konusu değildir. Çünkü mutlak butlan kamu düzenine ilişkindir ve geçersizlik baştan vardır, zamanla geçerli hale gelmez. Yargıtay kararları ve Türk Medeni Kanunu’nun zorunlu hükümlerine göre, işlem üzerinden ne kadar süre geçerse geçsin, mutlak butlan her zaman ileri sürülebilir ve mahkeme tarafından dikkate alınır. Bu yönüyle mutlak butlan, nisbi butlandan açıkça ayrılır; nisbi butlanda ise dava açmak için belirli süreler vardır.

Kısacası, mutlak butlan davası kamu düzenini koruyan, zamana karşı duyarsız, herkes tarafından açılabilen ve hakimin re’sen dikkate almak zorunda olduğu, hukuk sistemimizde çok önemli bir davadır.

Medeni hukukta uygulama örnekleri

Medeni hukukta mutlak butlan, en çok evlilik işlemleri üzerinden karşımıza çıkar. Mutlak butlan halleri Türk Medeni Kanunu’nda net şekilde sıralanmıştır. Mesela, eşlerden birinin evlilik sırasında zaten başka biriyle yasal olarak evli olması, yeni yapılan evliliği mutlak butlanla geçersiz kılar. Bir başka örnek, eşlerden birinin evlilik anında sürekli olarak ayırt etme gücünden yoksun olmasıdır. Yani örneğin akıl hastalığı ya da ciddi zihinsel engel gibi bir durum varsa ve bu kişi evlenmişse, bu evlilik de mutlak olarak geçersiz olur.

Yasaklı dereceden bir akraba ile (örneğin öz kardeşle) yapılan evlilikler de mutlak butlan sebebidir. Ayrıca, nikah memuru önünde gerçekleşmeyen evlilikler veya evlenmek isteyen kişilerin evlenme şartlarını taşımamaları (yaş, akıl sağlığı gibi) halinde de medeni hukuk açısından mutlak butlan gündeme gelir. Tüm bu hallerde, evlilik baştan itibaren yok sayılır ve geriye etkili olarak hükümsüz kabul edilir.

Borçlar hukukunda uygulama örnekleri

Borçlar hukukunda mutlak butlan, genellikle yapılan bir sözleşmenin esaslı şekilde hukuka aykırı olmasıyla görülür. Örneğin, bir sözleşmenin konusu mümkün olmayan ya da yasalara aykırı bir iş ise; bu sözleşme mutlak butlanla geçersizdir. Mesela, uyuşturucu satışı ya da hırsızlık gibi suç teşkil eden bir iş için yapılan sözleşme hukuken hiçbir zaman geçerli olmaz.

Başka bir örnek ise sözleşmenin şekil şartına uyulmamasıdır. Kanunen belirli bir biçime bağlanmış olan işlemlerde (örneğin gayrimenkul satışının noter huzurunda resmi şekilde yapılması zorunlu olup bu şart sağlanmazsa) işlem mutlak butlanla geçersiz olur. Ayrıca, tamamen ehliyetsiz bir kişinin (örneğin ayırt etme gücünden tamamen yoksun birinin) yaptığı borçlandırıcı işlemler de mutlak butlan kapsamına girer ve baştan itibaren hükümsüzdür. Borçlar hukukunda mutlak butlan, işleme taraf olan herkesi ve üçüncü kişileri korumayı amaçlar.

İdare ve ceza hukukunda uygulamalar

İdare hukukunda mutlak butlan, genellikle açıkça hukuka aykırı şekilde yapılan idari işlemlerde görülür. Mesela, yetkisiz bir makam tarafından alınan bir karar, çok ağır usul hatası içeren işlemler, açık yasa ihlali ile yapılan düzenlemeler mutlak butlan ile geçersiz olur. Örneğin, resmi bir ehliyeti olmadan verilen ruhsatlar veya görevden alınamayacak bir memurun idari kararla görevine son verilmesi bu kapsamdadır. Bu durumda idari işlem hiç doğmamış sayılır.

Ceza hukukunda ise, tamamen hukuk sistemine aykırı bir soruşturma ya da mahkeme kararı (örneğin savunma hakkı hiç tanınmadan yargılama yapılması) mutlak butlan sonucunu doğurur. Yani böyle bir karara dayanılarak ceza verilmişse, bu karar yok hükmündedir. Ayrıca, ceza mahkemesinin görev alanı dışında bir konuda karar vermesi ya da sanık olmadan yargılama yapılması gibi çok ağır usul hatalarında da karar mutlak butlan sebebiyle geçerli sayılmaz.

Kısacası, mutlak butlan uygulaması medeni hukukta, borçlar hukukunda ve idare ile ceza hukukunda sıkça karşılaşılan, işlemin en baştan itibaren geçersiz ve yok hükmünde olmasını sağlayan kesin bir hükümsüzlük türüdür.

Fransız hukuku ve Almanya uygulamaları

Fransız hukukunda mutlak butlan, “nullité absolue” olarak adlandırılır ve Türk hukukuna oldukça benzer şekilde düzenlenmiştir. Fransız sisteminde, kamu düzenini ilgilendiren veya emredici hükümlerle açıkça çelişen işlemler mutlak butlan ile geçersiz sayılır. Yani işlem baştan itibaren hiç doğmamış kabul edilir. Bu tür bir geçersizlik, yalnızca işlem tarafları için değil, herkes için ileri sürülebilir ve mahkeme tarafından da re’sen (kendiliğinden) dikkate alınır. Fransız hukukunda iptal davalarının süreleri belirli olup, mutlak butlan iddiası için süre sınırlaması yoktur. (Medyascope, 2025, dergipark.org.tr)

Alman hukukunda ise mutlak butlan “Nichtigkeit” terimi ile ifade edilir. Kanuna ve ahlaka aykırılıklar en önemli mutlak butlan sebeplerindendir. Alman Medeni Kanunu’na göre (BGB), mesela bir sözleşmenin konusu baştan imkânsızsa veya hukuka açıkça aykırıysa bu işlem “kesin hükümsüz”dür ve baştan itibaren hiç hüküm doğurmaz. Burada da mutlak butlan herkes tarafından ileri sürülebilir; ayrıca mahkemeler bu geçersizliği kendiliğinden gözetmekle yükümlüdür. Aynı şekilde, Alman hukukunda da işlemin tarafların iradesinden bağımsız olarak kamu düzenini koruyucu bir işlevi vardır. (BGB § 134 ve § 138, Medyascope, Dergipark)

Diğer hukuk sistemlerinde mutlak butlan

Mutlak butlan, yalnızca Türk veya Fransız hukukunda değil, dünya genelinde birçok hukuk sisteminde karşılaşılan evrensel bir hukuk kavramıdır. İngiliz hukukunda ise “nullity” ya da “void” olarak adlandırılır. İngiliz sistemi sözleşmelerde kamu düzeni, yasa dışılık veya ahlaka aykırılık gibi durumlarda işlemin baştan itibaren geçersiz olduğunu kabul eder. Aynı şekilde işlemde şekil şartlarına uyulmamışsa veya taraflardan birinde ehliyet eksikliği varsa kesin hükümsüzlük ortaya çıkar.

Amerikan hukukunda da “void contract” yani geçersiz sözleşmeler kurumu yer alır. Mutlak butlan, kişinin işlemin kurulduğu andan itibaren herkesçe ileri sürülebilir baștan geçersizliğidir ve bu alanda da mahkemeler re’sen harekete geçebilir. Amerikan hukukunda, bu tür sözleşmeler hukuki sonuç doğurmaz, taraflar işleme dayalı hiçbir hak ve yükümlülük talep edemez.

Birçok Avrupa ülkesinde, özellikle İsviçre ve İtalya’da, mutlak butlan benzer şekilde hem emredici hukuk normlarının hem de kamu yararının korunması için düzenlenmiş olup açıkça kanuna, ahlaka veya kamu düzenine aykırı işlemler kesin geçersiz sayılmakta ve zamanaşımı olmaksızın herkes tarafından ileri sürülebilmektedir.

Kısacası, mutlak butlan hemen her modern hukuk sisteminde, toplum düzenini, birey haklarını ve hukuk güvenliğini korumak için vazgeçilmez bir araç olarak kullanılmaktadır. Sistemler arasında adlandırma ve bazı koşullar farklılık gösterebilse de, temel esaslar aynıdır: Emredici kuralların ihlali halinde işlem en baştan itibaren yok hükmündedir ve sonuç doğurmaz.

Mutlak butlanda belirsizlikler ve ispat yükü

Mutlak butlan davalarında en sık rastlanan sorunların başında hukuki belirsizlikler ve ispat yükü gelir. Özellikle hangi işlemlerin mutlak butlan kapsamında değerlendirilmesi gerektiği konusu bazen net olmayabilir. Yargıtay kararları ve kanun maddeleri burada yol gösterse de, pratikte olayın detayları önemli rol oynar.

İspat yükü ise genellikle mutlak butlan iddiasını öne süren tarafa aittir. Yani, bir işlem veya evliliğin baştan itibaren geçersiz olduğunu iddia eden kişi ya da taraf, bu iddianın dayandığı somut olguları ve delilleri ortaya koymak zorundadır. Örneğin, evlenme sırasında taraflardan birinin sürekli olarak ayırt etme gücünden yoksun olduğunu öne süren bir kişi, bu durumu tıbbi raporlarla veya resmi belgelerle ispatlamalıdır.

Bazı durumlarda delil toplamak güçleşebilir. Olayın eskiye dayanması, tanık bulmanın zor olması veya belgelerin eksikliği ispatı güçleştiren diğer sebepler arasında yer alır. Ayrıca, taraflar olayın farklı yönlerini öne çıkarabilir ve mahkeme de eldeki delillere göre karar vermek durumunda kalır. Bu da süreçte belirsizlik oluşmasına neden olur.

Avukatın izlemesi gereken yol

Mutlak butlan davalarında avukatın rolü, süreci doğru yönetmek ve karmaşık hukuki detaylarda müvekkiline yol göstermektir. Öncelikle avukat, işlemin gerçekten mutlak butlan kapsamında olup olmadığını titizlikle değerlendirmelidir. Bunun için hem olayın detaylarına hem de ilgili mevzuata ve Yargıtay içtihatlarına bakmak gerekir.

Avukatın mutlaka üzerinde durması gereken en önemli konu delil hazırlığıdır. Olayla ilgili eldeki tüm belgeler, tanıklar, ekspertiz raporları ve varsa resmi evraklar eksiksiz şekilde toplanmalı ve dava dilekçesine eklenmelidir. Özellikle evlenmeye engel teşkil eden bir hastalık iddiası varsa, tıbbi belgeler açık olarak hazırlanmalı ve dosyada sunulmalıdır.

Yargılama sürecinde avukat, karşı tarafın savunmalarını da dikkatlice analiz etmeli ve buna karşı iddialarını güçlendirmelidir. Ayrıca, herhangi bir süre sınırlamasının olup olmadığı, davayı kimin açabileceği (örneğin savcı ya da ilgililer) gibi detaylar eksiksiz kontrol edilmelidir. Avukat, müvekkilini hem hukuki süreçler hem de sonrasında oluşacak diğer sonuçlar (örneğin hak ve alacaklarda değişiklikler gibi) hakkında net şekilde bilgilendirmelidir.

Uygulamada dikkat edilmesi gereken noktalar

Uygulamada mutlak butlan ile ilgili işlemler sırasında dikkat edilecek başlıca noktalar şunlardır:

  • Davacı ve davalı taraflar iyi belirlenmelidir. Özellikle aile hukukundaki evliliğin iptali davalarında, Cumhuriyet savcısı dahil birçok kişi dava açabilmektedir. Kimlerin taraf olabileceği mutlaka kontrol edilmelidir.
  • Delil eksikliği büyük sorun yaratır. Mutlak butlan olaylarında bazen tek tanık dahi önemlidir. Belgelerin saklanması ve zamanında sunulması şarttır.
  • Mahkeme kararı ile işler kesinleşir. İşlem baştan geçersiz sayılsa bile, resmiyette bunun tespiti için mahkeme kararı gerekir.
  • Re'sen dikkate alınma özelliği unutulmamalı. Hakim mutlak butlanı kendiliğinden fark edip karar verebilir. Bu yüzden taraflar ve avukatlar her detayı dosyaya aktarmalıdır.
  • Zamanaşımının işlememesi avantaj gibi gözükse de, çoğu zaman belge ve tanık kaybına neden olabilir. Bu yüzden geç kalmamak faydalı olacaktır.
  • Dava sonucu oluşacak değişiklikler (örneğin evliliğin iptali halinde çocukların statüsü, mal rejiminin sona ermesi vb.) en baştan planlanmalı ve müvekkile anlatılmalıdır.

Kısacası, mutlak butlan davalarında avukatın etkili çalışması, sürecin doğru işlemesi ve hak kayıplarının önlenmesi için hayati önemdedir. Hem teorik hem uygulamada detayların atlanmaması, net bilgi ve doğru strateji ile hareket edilmesi şarttır.

Profesyonel hukuki danışmanlık mı arıyorsunuz?

Avukatistan üzerinden kolayca hukuki danışmanlık talebi oluşturup, sisteme kayıtlı binlerce avukattan teklif alabilirsiniz.

Lütfen unutmayın;

  • Avukatistan, avukatlardan alınan hizmetler için herhangi bir ücret ya da komisyon talep etmez.
  • Hizmetlerimiz yalnızca avukatlarla iletişim kurmanıza yardımcı olmak içindir; avukatlar tarafından verilen hizmetlerden Avukatistan sorumlu tutulamaz.
Danışmanlık Talebi Oluştur
Soru Sor Danışmanlık Talep Et