Kiracının Ev Gösterme Yükümlülüğü
- Kiracının Ev Gösterme Yükümlülüğünün Hukuki Dayanağı
- Kiracının Evi Gösterme Zorunluluğu Nedir?
- Bildirim ve Usul Kuralları
- Ev Sahibinin Hak ve Yükümlülükleri
- Kiracının Hakları ve Korunması
- Kiracının Evi Göstermeyi Reddetme Durumu
- Uyuşmazlıkların Çözüm Yolları
- Dava Süreci ve Sonuçları
- Sıkça Sorulan Sorular
- Kiracı ve Ev Sahibi İçin Pratik Öneriler
Kiracıların ev gösterme yükümlülüğü, genellikle ev sahibinin evi satmayı veya yeniden kiralamayı planladığı durumlarda ön plana çıkar. Türk Borçlar Kanunu'nun 319. maddesi gereğince, kiracı, ev sahibinin veya yetkilendirdiği kişilerin evi gezip görmesine izin vermek zorundadır. Ancak bu yükümlülük, ev sahibinin uygun bir süre önceden kiracıya haber vermesi koşuluyla geçerlidir.
Ev sahibi, evi göstermek istediğinde yazılı veya sözlü bir bildirimde bulunabilir; ancak yazılı bildirim kanıt açısından daha sağlamdır. Kiracı, ev sahibinin talebine uygun şekilde hareket ederek bir randevu saati belirler.
Kiracı evi göstermek istemezse, ev sahibi mahkemeye başvurarak hakkını arayabilir. Ancak bu, tek başına bir tahliye sebebi sayılmaz. Kiracının yükümlülüğünü yerine getirmemesi durumunda, sulh hukuk mahkemesinde dava açılabilir. Bu süreçte davanın duruşmalı olarak yapılması, delillerin zamanında sunulması önemlidir.
Kiracının ev gösterme yükümlülüğü, kiraya verenin doğru bilgilendirme yapması ve kiracının yaşam düzenini olumsuz etkilemeyecek şekilde işlemesi gereken bir süreçtir. Bu nedenle, tarafların karşılıklı haklarına saygı gösterilmesi esastır.
Kiracının Ev Gösterme Yükümlülüğünün Hukuki Dayanağı
Türk Borçlar Kanunu’nda (TBK) Düzenleme
Türk Borçlar Kanunu’nda kiracının evi gösterme yükümlülüğü açıkça düzenlenmiştir. Özellikle TBK, konut ve çatılı işyeri kiralarına ilişkin özel hükümlerde bu konuya detaylı şekilde yer verir. Kanun, kiralayanın mülkiyet hakkını, kiracının ise kullanım hakkını karşılıklı olarak korumaya çalışır. Böylece ev sahibi evi satmak ya da yeniden kiralamak istediğinde, belirli şartlar altında evi üçüncü şahıslara gösterebilir.
Türk Borçlar Kanunu’na göre, ev sahibinin talebi doğrultusunda kiracı, evi uygun zamanlarda ve makul sürelerle göstermek zorundadır. Bu konuda hem ev sahibinin hakkı hem de kiracının huzur ve özel hayatının korunması gözetilir.
TBK Madde 319/2 ve 319/3 Açıklaması
TBK Madde 319/2, “Kiracı, kira süresinin sona ermesinden önce, kiralayanın veya yeni kiracının konutu görmesine müsaade etmekle yükümlüdür” hükmünü içermektedir. Yani, ev sahibi veya evi görmek isteyen yeni kiracı adayı, makul bir süre önceden haber vererek kiralananı görebilir.
Madde 319/3 ise, “Bu nedenle kiracıya önemli bir zarar gelirse, uğradığı zararın giderilmesini kiralayandan isteyebilir” hükmündedir. Buradan da anlaşılacağı gibi, kiracının hakları da güvence altına alınmıştır. Eğer evi gösterme yükümlülüğü sırasında kiracının malı ya da özel hayatı zarar görürse, mağduriyetin karşılanması gerekmektedir.
Bu maddeler sayesinde, hem ev sahibinin evi pazarlama özgürlüğü sağlanır hem de kiracının gereksiz zararlar görmesinin önüne geçilir.
Kiracı-Kiraya Veren Tanımları
Kiracı, bir taşınmazı belirli bir süreliğine kullanma hakkını, kira sözleşmesiyle elde eden kişi olarak tanımlanır. Kiraya veren (ev sahibi) ise, taşınmazın asıl sahibi olup, kullanım hakkını geçici olarak başka bir kişiye devreden kişidir. Türk Borçlar Kanunu kapsamında bu iki tarafın hak ve sorumlulukları net bir şekilde belirlenmiştir.
Bu tanımlar özellikle evi gösterme yükümlülüğünde önemlidir. Çünkü gösterme işlemi sırasında tarafların hangi haklara sahip olduğu ve hangi yaptırımlarla karşılaşabileceği bu yasal tanımlamalarla açıklığa kavuşur. Özellikle kiracıdan beklenen davranışlar ve sınırlar, hukuki metinlerle çizilmiştir.
Kiracının Evi Gösterme Zorunluluğu Nedir?
Kiracının evi gösterme zorunluluğu, bir konutun kiracısı olarak otururken, ev sahibinin evi satmak ya da yeniden kiraya vermek istemesi halinde, evi görmek isteyen yeni alıcı veya kiracı adaylarına evi gezdirmeyi kabul etmek anlamına gelir. Türk Borçlar Kanunu'nda bu konuda açık bir düzenleme yer alır. Kiracı, bazı esaslara uygun şekilde bu yükümlülüğünü yerine getirmek zorundadır.
Kiracının Ne Zaman ve Hangi Şartlarda Evi Göstermesi Gerekir
Kiracının ne zaman ve hangi şartlarda evi göstermesi gerektiği, hem kanun hem de uygulama bakımından önemlidir. Genelde evin ilana koyulması, satılması veya yeniden kiraya verilmesi gündeme geldiğinde bu talep ortaya çıkar. Ancak kiracıdan rastgele gün ve saatlerde, sürekli olarak ev gezdirmesini istemek mümkün değildir. Evi gösterme işlemleri, kiracının günlük hayatını çok fazla aksatmadan ve belli bir düzen içinde yapılmalıdır. Özellikle, ev sahibinin ya da emlakçının önceden makul bir süre önce haber vermesi şarttır.
Satış ve Yeniden Kiralama Durumunda Gösterme Zorunluluğu
Satış ve yeniden kiralama durumunda gösterme zorunluluğu, ev sahibinin talebiyle başlar. Eğer bir ev satışa çıkarıldıysa ya da mevcut kira sözleşmesinin bitmesine az kaldı ve ev tekrar kiraya verilecekse, ev sahibi veya yetkilendirdiği emlakçı, yeni gelen alıcıları veya kiracı adaylarını evi görmek üzere getirebilirler. Burada önemli olan nokta, bu işlemin belli bir düzen içerisinde ve belirlenmiş gün/saat dilimlerinde yapılmasıdır. Kiracı keyfi olarak sürekli gösterimi reddedemez ama kendi özel durumlarını da dikkate aldırabilir.
Kiracının Onayı ve Rızası
Kiracının onayı ve rızası, evi gösterme yükümlülüğünde önemli bir detaydır. Hiçbir ev sahibi, kiracıya haber vermeden veya izni almadan evi gösterecek ziyaretler düzenleyemez. Eğer ev sahibi veya emlakçı, kiracıya uygun bir zamanda ve nezaketle bildirim yaparsa, kiracının makul sebepler dışında bu isteği reddetme hakkı yoktur. Ama örneğin hastalık, sınav, önemli bir aile durumu gibi özel nedenlerde, kiracı evin gösterilmesini kısa bir süre öteleyebilir.
Evin Gösterilmesi Sırasındaki Özel Alanlar (Yatak Odası vb.)
Evin gösterilmesi sırasında özel alanlar konusu kiracıların en çok merak ettiği konulardandır. Yatak odası, banyo gibi mahremiyetin yüksek olduğu bölümler için kiracının hassasiyetine saygı duyulması gerekir. Genelde salon, mutfak gibi ortak alanlar dışında, özel odaların gösterilmesi için kiracının izni şarttır. Kiracı, dilerse bu alanlara girişe izin vermeyebilir ya da bu bölümlerin hızlıca gezilmesini talep edebilir. Burada amaç hem evin tam olarak tanıtılması hem de kiracının özel hayatının korunmasıdır. Bu alanların izinsiz gezilmesi hukuka aykırı olabilir.
Bildirim ve Usul Kuralları
Ev Sahibinin Bildirim Yükümlülüğü
Ev sahibinin bildirim yükümlülüğü, evi göstermek istediğini kiracıya açık ve anlaşılır bir şekilde bildirmekle başlar. Ev sahibi, genellikle kira sözleşmesinin bitimine yakın dönemlerde ya da evi satmak veya yeniden kiraya vermek istediğinde bu bildirimi yapmak zorundadır. Bilgilendirme yapmadan, kiracının bilgi ve rızası dışında eve müşteri getirmek doğru değildir. Türk Borçlar Kanunu’na göre ev sahibi, kiracının günlük hayatını olumsuz etkilemeden, önceden haber vererek gösterim talebinde bulunmalıdır. Yani, kiracıya ani baskın yapamaz.
Uygun Gün ve Saat Belirleme Zorunluluğu
Uygun gün ve saat belirleme zorunluluğu, hem kiracının hem de ev sahibinin hak ve huzurunu korumak için önemlidir. Evi göstermek için uygun zamanlar, genellikle iş saatleri dışında veya kiracının evde olabileceği saatlerdir. Kiracı, belli saatlerde müsait değilse ev sahibi buna uymalı ve ortak bir gün-saat belirlenmelidir. Hiçbir şekilde gece geç saatlerde ya da sabah çok erken müşteri getirilemez. Uzmanlar, hafta içi akşam ve hafta sonu gündüz saatlerinin genelde en uygun dönemler olduğunu söylüyor. Taraflar arasında iletişimle bu saat aralığı netleştirilmeli, zorlayıcı taleplerden kaçınılmalıdır.
Yazılı ve Sözlü Bildirimler
Yazılı ve sözlü bildirimler arasında tercih, çoğunlukla ispat kolaylığı açısından yazılı bildirime yöneliktir. Yasal olarak sözlü bildirim de geçerlidir, ancak sorun yaşanması durumunda ispat edilmesi zordur. Mail, SMS veya WhatsApp gibi yöntemlerle yazılı olarak “ev şu gün ve şu saatte gösterilecektir” şeklinde bir açıklama yapmak en pratik ve güvenli yöntemdir. Sözlü bildirimin bir tanığı yoksa ve ihtilaf çıkarsa, ev sahibi zor durumda kalabilir. Bu yüzden, mümkünse yazılı bildirim tercih edilmelidir ve tarih de net şekilde belirtilmelidir.
Noter İhtarnamesinin Önemi
Noter ihtarnamesi, hukuki süreçte çok önemli bir yer tutar. Eğer kiracı, ev sahibinin yazılı veya sözlü bildirimi üzerine eve müşteri gelmesine sürekli engel oluyorsa, ev sahibi noter aracılığıyla resmi bir ihtar gönderebilir. Bu ihtarname, ileride mahkemeye başvurmak gerekirse belge olarak sunulabilir ve ev sahibi için büyük avantaj sağlar. Noter ihtarnamesi göndererek, hem kiracıya son kez resmi uyarı yapılır hem de haklarınızı koruma altına alırsınız. Özellikle tahliye davası açmak gibi bir durum ortaya çıkarsa, mahkemeler noter ihtarına çok değer verir. Yani noter ihtarnamesi, ihtilafların çözümünde elinizi güçlendirir ve resmi prosedürlerde işleri kolaylaştırır.
Ev Sahibinin Hak ve Yükümlülükleri
Ev Sahibi Evde Bulunabilir mi?
Ev sahibi evde bulunabilir mi sorusu, kiracıların en çok merak ettiği konular arasında yer alır. Türk Borçlar Kanunu’na göre ev sahibi kiracının izni olmadan eve giremez. Evin gösterilmesi için randevulaşıldığında, ev sahibi ya da onun vekili (örneğin emlakçı) evi göstermek için evde bulunabilir. Ancak bu da kiracının izni ve bilgisi dahilinde gerçekleşmelidir. Ev sahibi, ne zaman ve kaç kişiyle geleceğini önceden kiracıya bildirmek zorundadır. Kiracı evde yoksa, ev sahibinin izinsiz eve girmesi hukuka aykırıdır.
Ev Sahibi Evi İzniniz Olmadan Gösterebilir mi?
Ev sahibi, kiracının izni ve onayı olmadan evi kesinlikle gösteremez. Kiracının yaşam alanı ve özel hayatı hukuk tarafından korunur. Yani, kiracıdan onay alınmadan düzenlenecek her türlü ev gösterimi hukuken geçersizdir. İstisnai durumlar dışında (örneğin acil bir durum yoksa), ev sahibinin anahtarı olsa bile eve girmesi mümkün değildir. Eğer ev sahibi bu sınırı aşarsa, kiracı savcılığa suç duyurusunda bulunabilir veya tazminat talep edebilir.
Ev Sahibi ve Emlakçıların Sorumlulukları
Ev sahibi ve emlakçılar, kiracının haklarına saygı göstermekle yükümlüdür. Kiracıya ani baskın yapmak, habersiz gelmek, daireyi fazla kişiye göstermek gibi uygulamalar yasal değildir ve kişisel hak ihlaline girer. Randevu saatlerine uyulmalı ve evi göstermeden önce mutlaka kiracıdan onay alınmalıdır. Ayrıca, evi gören üçüncü kişilerle (potansiyel alıcı ya da kiracılar) kiracının kişisel bilgileri paylaşılmamalıdır. Emlakçılar da, ev gösterimlerinde saygılı ve özenli davranmak zorundadır.
Evin Fotoğraflarının Çekilmesi
Evin fotoğraflarının çekilmesi konusu da özellikle internetten satış veya kiralama ilanlarında çok sorulur. Evde kiracı varken, kiracıdan izin alınmadan fotoğraf çekmek yasaktır. Çünkü ev içerisindeki eşyalar kiracıya aittir ve bu durum mahremiyet hakkının ihlaline sebep olur. Eğer ev sahibi ya da emlakçı, evi ilanlara koymak için fotoğraf çekmek istiyorsa, kiracıdan açıkça rıza istemelidir. Kiracının rızası olmadan paylaşılan her türlü fotoğraf, hukuki sorumluluk doğurabilir. Eşyasız ve boş bir ev için ise bu süreç daha kolay olacaktır, ancak anahtar kiracıdaysa yine de izin gereklidir.
Kiracının Hakları ve Korunması
Kiracının Mahremiyet Hakkı
Kiracının mahremiyet hakkı, evin sahibi değişse veya kiralanan ev gösterilmek istense bile ihlal edilemez. Türk Borçlar Kanunu’na göre, kiracının günlük hayatı ve özel alanı korunmak zorundadır. Ev sahibi ya da emlakçı, evi göstermek isterken kiracının iznini almak zorundadır. Kiracı evdeyken yapılan bir gösterim, mahremiyeti koruyacak şekilde gerçekleşmeli, evdeki özel eşyalar veya odalar izinsiz açılmamalıdır.
Mahremiyet hakkı sadece yasal bir hak değil, aynı zamanda insan hakkı olarak kabul edilir. Ev sahibesinin veya emlakçının herhangi bir bahaneyle eve habersiz girip çıkması kiracıyı rahatsız edebilir ve yasal anlamda sorunlara yol açar. Kiracı kendini baskı altında veya izleniyormuş gibi hissetmemeli, huzuru bozulmamalıdır.
Kiracının Zarar Görmesi Halinde Tazminat Hakkı
Kiracının evi gösterilirken veya herhangi bir nedenle bir zararı oluşursa, kiracının tazminat hakkı bulunmaktadır. Örneğin, gösterim sırasında bir eşya kırılırsa veya kiracının özel hayatı haksız yere ihlal edilirse, kiracı bu konuda tazminat talep edebilir.
Bu zarar maddi olabileceği gibi manevi de olabilir. Kiracının mağduriyeti resmi şekilde belgelenirse, ev sahibine veya emlakçıya karşı dava açma hakkı vardır. Mahkeme, kiracının zararını göz önüne alır ve uygun bir tazminat kararı verebilir.
Eşyaların ve Özel Hayatın Korunması
Kiracının kiralanan evde bulunan eşyaları ve özel hayatı, yasal olarak korunur. Evi gösteren ev sahibi veya emlakçı, kiracıdan izin almadan eşyaların yerini değiştiremez, kişisel eşyalara dokunamaz, özel alanlara izinsiz giremez. Özellikle yatak odası, banyo gibi kişisel alanlarda daha hassas davranılması gerekmektedir.
Ev gösterimi sırasında fotoğraf veya video çekilmesi gerekiyorsa, bunun için kesin olarak kiracının izni alınmalıdır. Kiracı istemediği sürece özel eşyaların fotoğrafı çekilemez veya sosyal medyada paylaşılmaz. Tüm bu kurallar, kiracının hem maddi hem de manevi olarak korunması için önemlidir.
Kiracının evdeki huzuru, düzeni ve kişisel alanı, hem ahlaki hem de yasal olarak her zaman koruma altındadır.
Kiracının Evi Göstermeyi Reddetme Durumu
Kiracının evi göstermesi, yasal olarak zorunlu bir durumdur. Ancak bazı hallerde kiracının evi göstermemesi hem haklı hem de geçerli sayılır. Evin gösterilmesini istemeyen kiracılar bu haklarını nasıl kullanabilir, neleri gözetmelidir? Bu kısımda konuya dair tüm detayları bulabilirsiniz.
Geçerli Sebeplerle Red Hakkı (Sağlık, Özel Durumlar)
Geçerli sebeplerin başında sağlık sorunları gelir. Kiracı veya aynı evde yaşayan aile bireylerinden biri ciddi bir hastalık geçiriyorsa, ameliyat sonrası iyileşme sürecindeyse ya da bulaşıcı bir rahatsızlığı varsa, kiracı evi gösterme talebini geçici olarak reddedebilir. Bu gibi durumlarda hem kiracının hem de evde yaşayanların sağlığı ve psikolojik durumu göz önünde tutulur.
Ayrıca özel günler, aile içi önemli toplantılar, cenaze veya düğün gibi hassas zamanlar da geçerli sebep olarak kabul edilir. Kiracının dini veya kültürel bir ritüeli, çocuklarının sınav dönemi, çok önemli bir misafir ağırlama gibi yaşamsal nedenleri varsa da ev gösterimini erteleyebilir.
Kiracı, bu gerekçelerini ev sahibine düzgün ve zamanında bildirirse hukuki olarak haklı sayılır. Ancak bu maddelerin keyfi olarak kullanılması doğru değildir. Önemli olan, gerekçenin somut ve samimi olmasıdır.
Sürekli Reddi ve Sonuçları
Kiracı, evi göstermeyi devamlı olarak reddederse bu sefer durum değişir. Sürekli ve geçersiz şekilde red hakkını kullanan kiracı, yasal yaptırımlarla karşılaşabilir. Ev sahibi defalarca uygun şartlar ve makul zamanlarda evi göstermek ister fakat kiracı her defasında bunu engellerse, ev sahibi önce yazılı veya noter kanalıyla bir ihtar gönderebilir.
Bu tür bir davranış "kötü niyetli" olarak değerlendirilirse, ev sahibi mahkemeye başvurarak tahliye davası açma hakkı elde eder. Mahkeme, kiracının evi göstermemesinin haklı olup olmadığını değerlendirir. Haklı bir sebep olmadan sürekli red halinde kiracı, sadece tahliyeye değil; bazı durumlarda tazminat ödemeye de mahkum edilebilir.
Yani, sürekli ve geçersiz red halinde hem evden çıkma riski hem de ek maddi sonuçlarla karşı karşıya kalabilirsiniz. Bu yüzden haklı bir gerekçeniz yoksa evi gösterme taleplerine makul şekilde yaklaşmak ve uzlaşmacı bir yol izlemek en doğrusudur. Unutmayın, bu durum hem kiracının hem de ev sahibinin haklarının dengede tutulmasını amaçlar.
Uyuşmazlıkların Çözüm Yolları
Arabuluculuk Süreci
Arabuluculuk süreci, kiracı ve ev sahibi arasında çıkan uyuşmazlıklarda genellikle ilk başvurulan yoldur. Arabuluculuk, tarafların mahkemeye gitmeden önce sorunlarını konuşarak çözmesini sağlar. Özellikle 2023 yılında yapılan düzenlemeyle, kira ile ilgili davalarda arabuluculuk başvurusu zorunlu hale gelmiştir. Arabuluculuk sayesinde taraflar, mahkeme masrafı ve süresi olmadan, daha kısa sürede bir anlaşmaya varabilir. Süreç sonunda anlaşma sağlanırsa, ortaya çıkan protokol bağlayıcıdır. Bu protokole uyulmazsa, doğrudan ilam niteliğinde mahkeme kararı gibi icra edilebilir.
İhtarnamenin Gönderilmesi
İhtarname, kiracı ile ev sahibi arasındaki resmi yazışmalardan biridir. Özellikle kiracının evi göstermemesi, ev sahibinin hak kaybı yaşamasına sebep oluyorsa, ev sahibi ihtarname göndererek hakkını kullanabilir. İhtarname; noter aracılığıyla, taahhütlü posta ya da avukat marifetiyle gönderilebilir. Bu belge, sorunların ileride mahkemeye taşınması durumunda delil olarak kullanılır. İhtarname gönderilmeden açılan davalar, çoğu zaman usulden reddedilebilir ya da mahkemede eksik işlem kabul edilebilir. Bu nedenle, uyuşmazlık başlamadan önce karşı tarafa yazılı ihtar çekilmesi önemlidir.
Sulh Hukuk Mahkemesinde Dava Açılması
Sulh hukuk mahkemesi, kiracı ve ev sahibi arasında evi gösterme yükümlülüğüyle ilgili anlaşmazlıklara bakan ilk derece mahkemesidir. Arabuluculuk süreci sonunda anlaşma olmazsa ya da taraflardan biri yükümlülüğünü yerine getirmezse, doğrudan sulh hukuk mahkemesine başvuru yapılabilir. Mahkeme başvurusu genellikle şu durumlarda gerçekleşir: Kiracı evi göstermiyor, ev sahibi makul isteklerde bulunmuyor ya da taraflar arasında iletişim kopmuşsa. Mahkeme, tüm belgeleri ve kanıtları inceler, tarafları dinler ve uygun bir karar verir. Mahkemenin kararı bağlayıcıdır ve taraflar bu karara uymak zorundadır.
Dava Dilekçesinde Bulunması Gerekenler
Dava açılırken hazırlanan dava dilekçesi, hukuki sürecin en önemli adımlarından biridir. Dava dilekçesinde mutlaka olması gerekenler şunlardır:
- Davacı ve davalı bilgilerinin eksiksiz yazılması
- Sorunun özet ve açık şekilde belirtilmesi
- Alacak ya da yapılmasını istenen şeyin açıkça yazılması (örneğin, evi göstermesi için gün/hak talebi)
- Olayların kronolojik sıralaması ve karşı tarafın yükümlülüğünü yerine getirmediğinin anlatılması
- Arabuluculuk sürecinin başlatıldığına, sonuç alınamadığına dair belgeler
- Noter ihtarının eklenmesi (varsa)
- Delil olarak eklenecek belgelerin açık şekilde gösterilmesi
Son olarak, dilekçede talep edilen hususların net ve anlaşılır olması, davanın lehinize sonuçlanmasına katkı sağlar. Gerekirse bir avukattan destek alınması tavsiye edilir.
Dava Süreci ve Sonuçları
Mahkemenin Gösterim Günü ve Saati Belirlemesi
Mahkemenin gösterim günü ve saati belirlemesi, genellikle ev sahibi ile kiracı arasında anlaşmazlık çıkması halinde gündeme gelir. Ev sahibi, kiracının evi göstermesine izin vermediğini düşünürse Sulh Hukuk Mahkemesi'ne başvurabilir. Mahkeme, tarafların beyanlarını aldıktan sonra, evi göstermek için uygun bir gün ve saat belirler. Bu süreçte, mahkeme, hem kiracının özel hayatına hem de ev sahibinin mülkiyet hakkına dikkat etmektedir. Belirlenen gün ve saatte, gerekli görüldüğünde bir bilirkişi veya icra memuru gözetiminde eve girilerek gösterim yapılır.
Dava Süreleri (Genellikle 3-9 Ay)
Dava süreleri, mahkemenin iş yoğunluğuna ve dosyanın karmaşıklığına göre değişebilir. Ancak, uygulamada bu tür davalar çoğunlukla 3 ila 9 ay arasında sonuçlanmaktadır. Bu süre zarfında, mahkeme gerekli incelemeleri yapar, tarafları dinler ve delilleri toplar. Eğer taraflar aralarında anlaşma sağlayamazsa, mahkeme kararı beklenir. Acele bir dava söz konusu olmadıkça, dava süresi çok daha kısa sürmez. Bu süre boyunca hem kiracı hem de ev sahibi, mahkeme kararını beklemek zorunda kalır.
Yargıtay Kararları ve Emsalleri
Yargıtay kararları, bu tür davalarda rehberlik edici rol oynar. Yargıtay’ın verdiği kararlarda, kiracının evi makul bir şekilde göstermesi gerektiği vurgulanır. Kiracının haklı bir gerekçesi olmadıkça evi göstermemesi, Yargıtay tarafından çoğunlukla haksızlık olarak görülmüştür. Ancak, gösterimin de kiracının yaşamını aşırı derecede zorlaştırmaması gerekir. Yargıtay emsal kararlarında, hem kiracının özel yaşamı korunmakta, hem ev sahibinin hakkı gözetilmektedir. Bu nedenle, taraflar arası denge çok önemlidir.
Kiracının Tahliyesi ve Olası Sonuçlar
Kiracının tahliyesi, genellikle mahkeme kararına ve kiracının tutumuna göre şekillenir. Eğer kiracı, mahkeme kararı sonrasında da evi göstermemeye devam ederse, ev sahibi tahliye davası açma hakkına sahip olur. Mahkeme, kiracının evi göstermemekte ısrar etmesi halinde tahliye kararı verebilir. Bunun sonucunda, kiracı yasal süre içinde evi boşaltmak zorunda kalır. Ayrıca, bu süreçte ev sahibi uğradığı zararı da talep edebilir. Kiracının tahliye edilmesi, çoğu zaman son çözüm yoludur. Taraflar bu duruma gerek kalmadan anlaşmaya çalışmalıdırlar.
Sıkça Sorulan Sorular
Kiracının Evi Gösterme Zorunluluğu Kaç Gün Sürer?
Kiracının evi gösterme zorunluluğu evin satılması ya da yeniden kiraya verilmesi sürecinde ortaya çıkar. Özellikle Türk Borçlar Kanunu’na göre, kiracı kira sözleşmesi sona ermeden önce ve makul süreler dahilinde evi göstermekle yükümlüdür. Bu süre yasal olarak kesin bir gün sayısı ile belirtilmemiştir. Uygulamada ise, kiraya veren veya emlakçı, evin kiralanmasından veya satışa sunulmasından genellikle son bir ay içinde daha sık ev göstermek ister.
Buradaki ana unsur, kiracının bu talebi makul ve rahatsız etmeyecek şekilde, haftada birkaç defa ve her defasında makul süreler ayırarak yerine getirmesidir. Yani bu süreç, genellikle ev boşaltılana ya da alıcı/kiracı bulunana kadar devam eder. Ancak, çok aşırı ve sık ev gösterme taleplerine karşı kiracının da hakkını koruma şansı vardır.
Kiracı Evi Göstermezse Ne Olur?
Kiracı evi gösterme yükümlülüğünü yerine getirmezse, ev sahibi öncelikle kiracıya yazılı veya sözlü bir şekilde bildirimde bulunarak bu hakkını kullanmak istediğini belirtir. Eğer kiracı ısrarla evi göstermeyi reddederse, ev sahibi bunun üzerine dava açabilir veya noter ihtarı gönderebilir.
Mahkeme, yapılan başvuru sonucu evin gösterilmesi için gün ve saat belirleyebilir. Ayrıca, sürekli ve haksız şekilde reddin devam etmesi halinde, ev sahibi kiracının tahliyesi için de dava açabilir. Bunun yanında, ev sahibinin zararı oluşmuşsa (örnek olarak satışı veya kiraya vermesi gecikirse), mahkemeden tazminat da talep edebilir.
Satılık Evde Kiracının Hakları Nelerdir?
Satılık evde kalan kiracının hakları Türk Borçlar Kanunu ile açıkça korunmuştur. En temel haklardan biri, evin gösterilmesi taleplerinin kiracının mahremiyetine ve günlük yaşantısına uygun şekilde yapılmasıdır. Kiracı, evi göstermek zorunda olsa da, gün ve saatin önceden bildirilmesini talep edebilir. Mahkeme, kiracının yaşam alanının ihlal edilmemesini gözetir.
Ayrıca, ev satılsa bile yeni ev sahibi mevcut kira sözleşmesini belirli bir süreyle devam ettirmek zorundadır. Yani, evi satın alan yeni kişi kiracıyı hemen çıkartamaz; eski ve yeni ev sahibinin uyması gereken bildirim ve tahliye süreçleri bulunur.
Kiracı, gösterimler sırasında evdeki özel veya kişisel eşyalarının fotoğraflanmasına veya izinsiz girişlere de itiraz edebilir. Kiracının eşyalarına zarar gelirse, zararının tazmini için ayrıca haklarını arayabilir. Özetle, kiracının hakları yasalarla güvence altındadır ve bu hakların ihlali durumunda hukuki yollara başvurma imkanı vardır.
Kiracı ve Ev Sahibi İçin Pratik Öneriler
Uzlaşmanın Önemi
Uzlaşmanın önemi, kiracı ve ev sahibi arasında yaşanabilecek anlaşmazlıklarda çok büyüktür. Çünkü açık bir iletişim ve karşılıklı saygı ile hem zaman kaybı hem de mahkeme süreçleri önlenebilir. Kiracı, evi göstermeyle ilgili çekincelerini veya uygun olduğu tarihleri açıkça bildirebilir. Aynı şekilde ev sahibi de evi göstermek için neden acele ettiğini ya da hangi koşullarda gezdirme yapmak istediğini, kibar bir dille anlatmalıdır. Böylece taraflar arasında gerginlik minimuma iner.
Uzlaşı sayesinde süreç daha sağlıklı yürür, aradaki güven sarsılmaz. Birçok sorunun çözümü aslında küçük bir konuşmada saklıdır. Mahkemeye gitmeden, karşılıklı anlayış ve iyi niyetle hareket edildiğinde her iki taraf da zarar görmeden işlerini halledebilir.
Uygun Zamanları Belirleme
Uygun zamanları belirleme, evin gösterilmesiyle ilgili en çok merak edilen konulardan biridir. Kiracı, gündelik işlerini aksatmayacak, özel hayatına müdahale olmayacak saatleri ev sahibiyle paylaşmalıdır. Ev sahibi de kiracısının programına saygı göstermelidir. Genellikle hafta sonları veya akşamüstü saatleri tercih edilir, fakat buradaki en önemli nokta iki tarafın da uygunluğudur.
Evi göstermek için ortak bir takvim oluşturmak faydalı olabilir. Taraflar, birkaç gün önceden haberleşip, uygun gün ve saatleri yazılı olarak da anlaşabilirler. Böylece hem kiracının huzuru korunur hem de ev sahibi ya da emlakçı, evin boş olduğu zamanlarda gösterebilir. Gereksiz sürprizlerin önüne geçmek için, her zaman önceden haber vermek en doğrusudur.
Hukuki Destek ve Danışmanlık Hizmetleri
Hukuki destek ve danışmanlık hizmetleri, daha karmaşık sorunlarda her iki taraf için de önemli bir çözümdür. Özellikle artan ev fiyatları ve kira tartışmaları nedeniyle hak kaybı yaşamak istemeyen kiracılar, bir avukata danışarak haklarını öğrenebilir. Ev sahipleri de yasal süreçlerde hangi belgelerin gerektiği konusunda profesyonel destek alarak yanlış adımlar atmaktan kaçınabilir.
Bazı durumlarda arabulucu kullanmak ya da noter ihtarnamesiyle işlemleri resmiyete dökmek, daha büyük problemlerin önüne geçer. Taraflar, bir avukat ya da emlak danışmanı yardımıyla adil ve kanuni sınırlar içinde hareket ettiğinden emin olur.
Sonuç olarak, pratik öneriler ile hem ev sahibi hem de kiracı için süreç daha az stresli ve sorunsuz geçer. Hem zamandan hem de maddi kayıptan tasarruf etmek için bu noktalara özen göstermek büyük avantaj sağlar.
Profesyonel hukuki danışmanlık mı arıyorsunuz?
Avukatistan üzerinden kolayca hukuki danışmanlık talebi oluşturup, sisteme kayıtlı binlerce avukattan teklif alabilirsiniz.
Lütfen unutmayın;
- Avukatistan, avukatlardan alınan hizmetler için herhangi bir ücret ya da komisyon talep etmez.
- Hizmetlerimiz yalnızca avukatlarla iletişim kurmanıza yardımcı olmak içindir; avukatlar tarafından verilen hizmetlerden Avukatistan sorumlu tutulamaz.
Sıkça Sorulan Sorular
Ev gösterimi için kiracıdan önceden haber verilmesi gerekir mi?
Evet, kiracıya ev gösterimi için önceden haber verilmesi zorunludur. Bu, genellikle kira sözleşmesinde belirtilen bir süre olup, çoğu durumda en az 24 saat önceden haber verilmesi gerekmektedir. Bu kural, kiracının kişisel planlarını ve mahremiyetini korumaya yardımcı olur.
Kiracı kira sözleşmesi olmadan evi göstermek zorunda mı?
Kiracının evi gösterme yükümlülüğü, genellikle kira sözleşmesi ile belirlenir. Kira sözleşmesi olmadığı durumlarda ise, genellikle Türk Borçlar Kanunu'nun ilgili maddeleri devreye girer. Bu noktada, kiracının ev sahibine veya yetkilendirilmiş kişilere makul zamanlarda ve koşullarda erişim sağlaması beklenir. Ancak, her iki tarafın haklarını koruyan yazılı bir anlaşma olması her zaman daha sağlıklıdır.
Ev sahibi ne sıklıkla evi gösterme talebinde bulunabilir?
Ev sahibinin, kiralanan mülkü gösterme talebinde bulunma sıklığı, yine kira sözleşmesi detaylarına bağlıdır. Ancak genel kural olarak, bu talebin makul sınırlar içinde olması gerekir. Kiracının özel yaşamının ve kullanım haklarının gözetilmesi, ev sahibi tarafından isteklerin makul zaman aralıkları ile sınırlandırılması önem taşır.
Kiracının ev gösterme sırasında hazır bulunma zorunluluğu var mı?
Kiracının ev gösterimi sırasında fiziksel olarak bulunma zorunluluğu genellikle kira sözleşmesi ile belirlenir. Her ne kadar bu zorunluluk kira sözleşmesinde açıkça belirtilmiş olmasa da, kiracının mülkte olması, hem evi göstermek için gelen kişilere mülk hakkında bilgi vermek hem de mülkün güvenliğini sağlamak açısından önerilir.
Kiracı, ev gösterme yükümlülüğünü reddedebilir mi?
Kiracı, belirli durumlar dışında, ev gösterme yükümlülüğünü reddedemez. Eğer kira sözleşmesinde açıkça belirtilmişse ve bu yükümlülük Türk Borçlar Kanunu'na uygunsa, kiracının bu yükümlülüğü yerine getirmesi beklenir. Ancak, bu talepler makul sınırlar içerisinde olmalı ve kiracının yaşam haklarına müdahale etmemelidir. İstisnai durumlar veya makul olmayan talepler söz konusu olduğunda, kiracının hukuki yollara başvurma hakkı bulunmaktadır.
İlginizi Çekebilir
-
Kira Sözleşmesi Yenileme Hakkında Bilinmesi Gerekenler
Kira sözleşmesi yenileme rehberi: kontrat uzatma, TÜFE'ye göre kira artış oranı, TBK 347–10 yıllık uzama, 15 gün fesih bildirimi, tahliye, kiracı-ev sahibi hakları.
-
Depozitoyu Vermeyen Ev Sahibine Karşı Ne Yapılabilir?
Ev sahibiniz depozitoyu geri vermezse ne yapmalısınız? İhtar çekmek, icra takibi başlatmak ve yasal yollarla hakkınızı almak için ipuçları.
-
İşyerini Mesken Olarak Kullanabilir miyim?
İşyerinizi mesken olarak kullanabilir misiniz? İşyeri ve konut arasındaki farklar, izin süreçleri ve hukuki şartları öğrenin!
-
Ev Sahibim Ekstra Ödeme İstiyor, Ne Yapabilirim?
Ev sahibinizin ekstra ödeme istemesi durumunda ne yapmanız gerektiğini öğrenin. Kiracı hakları ve yasal yollarla korunun! Haksız taleplere karşı koyun.
-
Tahliye Taahhütnamesi Nedir? Ne İşe Yarar? Şartları Nelerdir?
Tahliye taahhütnamesi, kiracının belirli bir tarihte kiralanan mülkü boşaltacağına dair yazılı beyanıdır. Kiralama ve tahliye süreçleri hakkında bilgi edinin.
-
Yeni Ev Sahibi Kiracıyı Çıkarabilir Mi?
Yeni ev sahibinin, kira sözleşmesinin devamı esnasında kiracıyı çıkarabilme hakkı ve süreci hakkında detaylı bilgiler.
-
Düzenli Kirasını Ödeyen Kiracınızı Tahliye Etme Rehberi
Düzenli kira ödeyen bir kiracının tahliye süreçleri hakkında bilgi edinin. Yasalar çerçevesinde kiracı ve ev sahibi haklarını öğrenmenin önemini anlatıyoruz.
-
Kiracınız Kirasını Ödemiyor mu? İşte Kiracınızı Nasıl Evden Çıkarabilirsiniz
Kiracınızın kirasını ödememesi durumunda ne yapmanız gerektiğini açıklayan, ayrıntılı bir makale. Hukuki süreçleri ve çözüm önerilerini içerir.
-
Kira Sözleşmeleri Ne Zaman Geçersiz Sayılır?
Kira sözleşmelerinin geçersiz sayılma nedenleri ve sonuçları üzerine detaylı bir rehber. Yasal çelişkiler, ehliyet, hile ve daha fazlası.
-
Depozito Yerine Senet İmzalamak
Depozito yerine senet imzalamanın avantaj ve dezavantajlarına dair detaylı bilgiler bu makalede! Finansal esneklik ve yasal süreçler açıklandı.