KVKK İle Eski Sevgilimin Sosyal Medya Fotoğraflarını Nasıl Sildiririm?

KVKK ile eski sevgilimin sosyal medya fotoğraflarını nasıl sildiririm? Eski sevgilimin paylaştığı ya da başkalarının etiketlediği içerikleri kaldırmak istiyorum. Çünkü KVKK’ya göre fotoğraf çoğu durumda kişisel veridir ve izinsiz paylaşım hukuka aykırı olabilir.

Bu yazıda; önce kime, nasıl başvuru yapacağınızı, veri sorumlusunu nasıl bulacağınızı, platformların içerik kaldırma araçlarını, URL ve ekran görüntüsü eklemeyi, cevap süresini ve sonuç alamazsanız nasıl şikayet edeceğinizi anlatacağız. Ayrıca unutulma hakkı, özel nitelikli veriler, çocuk/mahrem içerikler ve tüm sosyal medya mecraları için pratik ipuçlarını özetleyeceğiz. Aşağıda adım adım “KVKK ile eski sevgilimin sosyal medya fotoğraflarını nasıl sildiririm?” sorusuna bir yol haritası bulacaksınız.

Kişisel Verilerin Tanımı

Kişisel verilerin tanımı, KVKK yani Kişisel Verileri Koruma Kanunu kapsamında oldukça önemlidir. Kişisel veri, bir kimsenin kimliğini doğrudan veya dolaylı olarak belirleyebilecek her türlü bilgiyi ifade eder. Bu bilgiler arasında ad-soyad, adres, telefon numarası, kimlik numarası, IP adresi veya ses kaydı gibi çok farklı bilgiler yer alır. Örneğin, sadece isim bazen yeterli olmayabilir, ama isim ile birlikte fotoğraf, telefon veya adres gibi bilgiler kişinin kimliğini netleştirir. Dolayısıyla, kişisel veri kavramı çok geniştir ve günlük hayatta sık sık karşımıza çıkar.

Fotoğraflar Kişisel Veri midir?

Fotoğraflar, kişisel veri midir diye merak edenler için açıkça belirtmek gerekir: Evet, fotoğraflar kişisel veridir. Çünkü bir fotoğraf üzerinden ilgili kişinin kimliği tespit edilebilir. Özellikle yüz tanıma sistemlerinin yaygınlaşması ile beraber bir fotoğraf, kişinin adı yazmasa bile doğrudan onun kim olduğunu gösterebilir. KVKK kapsamında fotoğraflar, biyometrik veri olarak da değerlendirilebileceğinden, çok daha hassas türde bir kişisel veri olarak kabul edilir. Bu nedenle bir kişinin izni olmadan fotoğrafının paylaşılması, kişisel verinin hukuka aykırı işlenmesi anlamına gelir.

KVKK Kapsamında Kişisel Veri İşleme İlkeleri

KVKK kapsamında kişisel veri işleme ilkeleri, kişisel verilerin doğru, hukuka uygun ve şeffaf şekilde işlenmesini sağlar. Kişisel veri işleme sırasında aşağıdaki temel ilkeler dikkate alınmalıdır:

  • Hukuka ve dürüstlük kurallarına uygunluk: Veri işleme adil ve yasal olmalı.
  • Doğruluk ve güncellik: Veriler doğru ve gerektiği durumlarda güncel tutulmalı.
  • Belirli, açık ve meşru amaçlarla işlenme: Kişisel veriler sadece belirli ve meşru amaçlar için toplanır.
  • İşlendikleri amaçlarla bağlantılı, sınırlı ve ölçülü olma: Sadece ihtiyaç kadar veri işlenir, fazlası toplanmaz.
  • İlgili mevzuatta öngörülen veya işlendikleri amaç için gerekli olan süre kadar saklanma: Kişisel veriler gereğinden fazla tutulmaz, sonra silinir ya da anonimleştirilir.

Bu ilkeler KVKK'nın temelini oluşturur ve hem bireylerin haklarını korur hem de veri işleyenlerin sorumluluklarını netleştirir. Özellikle fotoğrafların sosyal medyada paylaşılması gibi konularda bu ilkelere uyulması çok önemlidir.

Eski Sevgiliye Ait Fotoğrafların Sosyal Medyada Paylaşılması

Sosyal Medyada Paylaşımın Hukuki Niteliği

Sosyal medyada paylaşımın hukuki niteliği, özellikle eski sevgililere ait fotoğraflar söz konusu olduğunda oldukça önemlidir. Türk hukukunda, bir kişinin kendisine ait olmayan fotoğraflarını sosyal medyada izin almadan paylaşmak, hem kişilik haklarının ihlali hem de kişisel verilerin izinsiz kullanımı anlamına gelir. KVKK (Kişisel Verileri Koruma Kanunu) kapsamında, bir fotoğraf doğrudan o kişiyi tanımlıyorsa, bu bir kişisel veridir ve paylaşım için açık rıza gereklidir.

Sosyal medyada yapılan bu tür paylaşımlar, kişinin özel hayatına müdahale niteliğinde olduğu için hem medeni hukuk, hem de KVKK yönünden suç teşkil edebilir. Paylaşım, zarar gören kişinin izni olmadan yapılmışsa; fotoğrafı sosyal medyaya yükleyen kişi hakkında hem idari para cezası hem de manevi tazminat davası açılabilir. Ayrıca, Türk Ceza Kanunu kapsamında da kişisel verilerin hukuka aykırı olarak paylaşılması suç sayılır.

Açık Rıza ve Rızanın Geri Alınması

Açık rıza, bir kişinin kendi fotoğrafının veya kişisel verisinin işlenmesine ve paylaşılmasına özgür iradesiyle onay vermesidir. Özellikle eski sevgiliye ait fotoğrafların sosyal medyada paylaşılması için, ilişkinin başında veya fotoğraf çekildiğinde verilen rıza yeterli olmaz. KVKK'ya göre, bu rıza her zaman geri alınabilir.

Yani, ilişki bittikten sonra birey, “Fotoğraflarımı silmeni ve paylaşmamanı istiyorum” diyerek açık rızasını geri çekebilir. Kişi rızasını geri aldığında, fotoğraflar hemen silinmeli ve artık paylaşılmamalıdır. Rızanın ispatı için yazılı ya da dijital bir belge olması önemli olabilir, ancak çoğu zaman mesajlar, e-postalar gibi dijital izler de delil olarak kullanılabilir.

Eski İlişki Sonrası Kişisel Verinin Korunması

Eski ilişki sonrası kişisel verinin korunması, bireyin mahremiyetini ve özel hayatını güvence altına alır. KVKK gereği, bir ilişki bitmiş olsa bile kişinin fotoğrafları veya görüntüleri artık kişisel veri olarak kabul edilmeye devam eder. Karşı tarafın sosyal medyadaki paylaşımlarına devam etmesi, açıklanan verilerin silinmemesi ve izinsiz paylaşılması durumunda, hukuki yollarla koruma talep edilebilir.

Bu koruma kapsamında yapılabilecekler şunlardır:

  • Öncelikle eski sevgiliye yazılı olarak fotoğrafların kaldırılması talep edilebilir.
  • Kişisel verisi paylaşılan kişi, sosyal medya platformlarına başvurarak içeriğin kaldırılmasını isteyebilir.
  • Tüm bu yollarla sonuç alınamıyorsa, KVKK kapsamında resmi başvuru yapılarak Kişisel Verileri Koruma Kurulu’na şikayet edilebilir.
  • Duruma göre, Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunmak da mümkündür.

Tüm bu haklar, bireyin dijital dünyadaki mahremiyetinin korunmasını sağlar. Özetle, eski sevgiliye ait fotoğrafların sosyal medyada paylaşılması izne ve rızaya tabidir; rıza iptal edildikten sonra hukuki koruma mekanizmaları devreye girer.

Fotoğrafların Silinmesi İçin Başvuru Yolları

Eski sevgiliye ait fotoğrafların sosyal medyada paylaşılması durumunda, bu fotoğrafların silinmesi için izleyebileceğiniz bazı etkili yasal yollar vardır. Özellikle KVKK kapsamında kişisel verilerin korunması ve özel hayatın gizliliği açısından bu başvuru yolları büyük önem taşır. Peki hangi adımları izlemeli ve nereye başvurmalısınız? Detaylarını hemen aşağıda bulabilirsiniz.

Eski Sevgiliye İhtarda Bulunma

Fotoğrafların izinsiz olarak paylaşılması durumunda, öncelikle eski sevgiliye ihtar göndermek oldukça yaygın bir yöntemdir. Bu, hem yasal sürecin ilk aşaması, hem de karşı tarafa çözüm fırsatı tanımak açısından önemlidir. İhtar, genellikle yazılı şekilde yapılır ve gerektiğinde yasal delil olarak kullanılabilir.

Bildirim Nasıl Yapılır?

Bildirimi yapmak için genellikle noter kanalıyla ihtarname göndermek en güvenilir yöntemdir. Noter ihtarı, karşı tarafa resmi ve geçerli bir mesaj iletmenizi sağlar. Eğer noter masrafı yapmak istemiyorsanız, iadeli taahhütlü mektupla veya e-posta yoluyla da bildirim yapabilirsiniz. Özellikle avukat aracılığıyla hazırlanıp gönderilen ihtarname, hukuki açıdan daha güçlü bir delil olur.

Bildirimi göndermeden önce, karşı taraftaki sosyal medya hesabının doğru olup olmadığından emin olun. Ayrıca bildirimin ulaşabileceği güncel bir adres veya e-posta tercih edin. Kısa, net ve anlaşılır bir dil kullanın. Hangi fotoğrafların, hangi tarihte, hangi platformlarda paylaşıldığını yazılı olarak belirtin. Talebinizin içeriğinde, fotoğrafların derhal kaldırılmasını ve paylaşımın sonlandırılmasını açıkça yazmalısınız.

Bildirimin İçeriği ve İspat Yöntemleri

Bildirimin içeriğinde mutlaka aşağıdaki bilgilere yer verin:

  • Hangi görsellerin paylaşılmış olduğu (gerekirse link veya ekran görüntüsü ile)
  • Fotoğrafların izinsiz paylaşılmasının KVKK ve özel hayatın gizliliği kapsamında hukuka aykırı olduğu
  • Paylaşımın acilen kaldırılması ve tekrar paylaşılmaması talebi
  • Aksi durumda yasal yollara başvurulacağı bilgisinin açıkça yazılması

İhtarı ispat etmek için noter onaylı ihtarnameye sahip olmak en güvenli yoldur. İadeli taahhütlü mektup ise posta firmasından teslim alındı belgesi ile desteklenmelidir. E-posta yolu tercih ediliyorsa, imkan varsa, avukatlık portalı ya da KEP (Kayıtlı Elektronik Posta) kullanmak tavsiye edilir. WhatsApp veya SMS gibi platformlardan yazılı mesaj gönderilmişse, ekran görüntüsünü veya ilgili yazışma kaydını mutlaka saklayın. İleride mahkemede bu kayıtlar ispat aracı olarak işe yarayabilir.

Sosyal Medya Platformlarına Başvuru Süreci

Fotoğrafların yayından kaldırılması için en yaygın yöntemlerden biri de doğrudan sosyal medya platformlarına başvuru yapmaktır. Facebook, Instagram, Twitter gibi platformlar, kişisel veri ihlali ve özel hayatın gizliliği gerekçesiyle yapılan başvuruları dikkate alır. Özellikle çıplaklık, taciz veya tehdit içeren paylaşımlar, platform kurallarına aykırı olduğu için daha hızlı silinir.

Facebook, Instagram, Twitter'da İçerik Kaldırma

Bu platformlarda fotoğraf kaldırmak için genellikle “şikayet et”, “bildir” veya “ihlal bildirimi” butonlarını kullanmanız gerekir. Şikayet sırasında aşağıdaki adımları izleyebilirsiniz:

  • Paylaşımın olduğu gönderiye gidin, “…” simgesine tıklayın ve “Bu gönderiyi bildir” seçeneğini seçin.
  • “Gizlilik hakkımı ihlal ediyor”, “Beni rahatsız ediyor” veya “İzinsiz paylaşım” gibi uygun kategorileri seçin.
  • Platformlar, fotoğrafın size ait olduğunu ve paylaşımın izinsiz yapıldığını gösteren açıklama veya delil isterse, kimliğiniz ve ilgili fotoğrafla alakalı kanıtlarınızı ekleyin.
  • Instagram ve Facebook’ta daha ayrıntılı iletişim için Destek Merkezi’nden veya Veri Koruma Forumu üzerinden de başvuru yapabilirsiniz.
  • Twitter’da ise telif hakkı/kişisel veri ihlali formlarını doldurarak şikayetinizi iletebilirsiniz.

Başvuru sonrası platformdan otomatik bir yanıt ve takip edilecek süreçle ilgili bilgi alırsınız. İlgili sayfayı veya maili kaydedin.

Platformların Yanıt Süreleri ve Değerlendirme Kriterleri

Platformların yanıt süreleri genellikle birkaç gün ile bir hafta arasında değişir. Facebook ve Instagram, yoğunluğa ve şikayetin türüne göre 1 ila 10 gün içinde yanıt verebilir. Twitter bazen aynı gün, bazen de birkaç gün içinde yanıt iletir.

Değerlendirme kriterlerinde öne çıkan başlıklar şunlardır:

  • Fotoğraf, şikayet edenin açık rızası olmadan mı paylaşılmış?
  • Görsel mahremiyet ihlali, taciz veya tehdit unsuru içeriyor mu?
  • Fotoğrafta küçük çocuklar var mı?
  • Bir başkasının özel alanını veya kişisel mahremiyetini ihlal eden içerikler bulunuyor mu?
  • Talep eden kişinin kimliği doğrulanabiliyor mu?

Şikayetinizin hızlı sonuçlanmasını istiyorsanız, şikayet başvurusunda net ve kanıtlı bilgi sunmak faydalı olur. Yanıt gecikirse, aynı başvuruyu tekrar iletebilir veya resmi yolları (KVKK, mahkeme gibi) devreye sokabilirsiniz.

Unutmayın, sosyal medya platformları topluluk kuralları gereği hareket eder ve tüm başvuruları titizlikle incelerler. İddianızın haklı ve belgeli olması, sonuca daha hızlı ulaşmanızı sağlar.

Veri Sorumlusuna Başvuru (İlgili Kişinin Talebi)

Veri sorumlusuna başvuru, kişisel veri sahibinin kendi verileri ile ilgili yasal hakkını ilk adımda kullanmasıdır. KVKK kapsamında, eğer eski sevgiliniz elinizde olmayan bir fotoğrafınızı veya diğer kişisel verinizi izniniz olmadan sosyal medyada paylaşıyorsa, öncelikle doğrudan bu kişiye ya da verilerin paylaşıldığı kamuya açık hesabın sahibine başvurarak verilerinizin silinmesini istemelisiniz. Bu başvuruyu yazılı, e-posta veya noter kanalıyla yapabilirsiniz.

Başvurunuzda, hangi verinin paylaşıldığını, hangi adreste bulunduğunu ve bu paylaşımdan rahatsız olduğunuzu, verinin derhal kaldırılmasını veya silinmesini talep ettiğinizi açıkça belirtmelisiniz. İlgili kişinin kimlik bilgileri ve iletişim bilgilerini de eklemek faydalı olur.

Bu başvuru KVKK’nın 11. maddesi gereği bir zorunluluktur. Çünkü veri sorumlusu başvuruyu almadan sonraki adımlar için işlem başlatılamaz.

Başvurunun Değerlendirilmesi ve Sonuçlanması

Başvurunun değerlendirilmesi sürecinde veri sorumlusu, yani fotoğrafı paylaşan kişi veya kurum, başvuruyu aldıktan sonra en geç 30 gün içinde size yazılı olarak geri dönüş yapmak zorundadır. Bu süre içinde paylaşılan fotoğrafın kaldırılmış olması gerekir. Eğer veri sorumlusu başvurunuza olumsuz yanıt verirse veya hiç yanıt vermezse, yine bu yanıtı ve kanıtları saklamanız gerekir.

Sonuçlanma aşamasında, veri sorumlusu başvurunuzu kabul ederse işlem kolayca çözülmüş olur. Ancak reddedilirse veya süre aşılırsa, sonraki adım şikayet hakkınızı kullanmaktır.

Sonuçsuz Kalan Durumda Kişisel Verileri Koruma Kurulu’na Şikayet

Eğer başvurunuzdan sonuç alamazsanız, Kişisel Verileri Koruma Kurulu’na (KVKK Kurulu) şikayet hakkınız doğar. KVKK Kanunu’na göre, veri sahibinin başvurusundan sonra 30 gün cevap verilmeyen veya reddedilen talepler için 60 gün içinde Kurul’a şikayette bulunulabilir. Burada önemli olan başvurunun belgelendirilmiş olmasıdır.

Şikayet, genellikle internet üzerinden veya yazılı dilekçe ile yapılır. Kurula yapılan başvuruda, daha önce veri sorumlusuna başvurduğunuza dair belgeleri, paylaşım linklerini, ekran görüntülerini ve aldığınız yanıtları eklemelisiniz.

Şikayet Dilekçesi Oluşturma

Şikayet dilekçesi, dikkatlice ve açık ifadelerle hazırlanmalıdır. Dilekçede şu bilgiler mutlaka olmalıdır:

  • Kendi kimlik bilgileriniz ve iletişim adresiniz
  • Hangi verinizin paylaşıldığı ve nerede paylaşıldığına dair detaylı açıklama
  • Daha önce veri sorumlusuna başvurduğunuza dair bilgiler ve mümkünse başvuru cevabınızın örneği veya başvurunun gönderildiğine dair kanıtlar
  • Talebinizin ne olduğu (örneğin paylaşımın kaldırılması ve verilere ilişkin işlemin durdurulması)

Bu dilekçeyi e-Devlet üzerinden KVKK'ya gönderebilir veya Kurul’un Ankara’daki adresine posta yoluyla iletebilirsiniz.

Kurulun İnceleme ve Karar Süreci

Kurul, dilekçenizi inceledikten sonra inceleme başlatır. Kurul gerekirse paylaşımı yapan kişiden de bilgi ve belge isteyebilir. İnceleme sonucunda, haklı bulunursanız verilerin silinmesine/kaldırılmasına ve gerekirse para cezası veya başka yaptırımların uygulanmasına karar verebilir.

Karar süreci genellikle birkaç ay sürebilir. Kurul’un verdiği kararlar Türkiye’de bağlayıcıdır. Kurulun kararı olumsuz olursa veya sizi tatmin etmezse, idari yargı yoluna başvurma hakkınız bulunur.

Tüm bu süreçlerde belgeleri saklamak, zamanında başvuru ve şikayet yapmak kişisel verinizin korunmasında büyük önem taşır.

Mahkemeye Başvuru ve Alternatif Yasal Yollar

Sulh Ceza Hakimliği’ne Başvuru (5651 ve 6698 Sayılı Kanunlar)

Sulh Ceza Hakimliği’ne başvuru, kişisel verilerin hukuka aykırı olarak yayımlandığı durumlarda başvurulan önemli yasal yollardan biridir. Özellikle eski sevgiliye ait fotoğrafların rızası dışında sosyal medyada paylaşımı durumunda, kişiler 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi Hakkında Kanun ve 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında, Sulh Ceza Hakimliği’ne başvurabilir.

Bu başvuruda, paylaşılan fotoğrafın veya içeriğin sizi nasıl etkilediği ve hangi kişisel verilerin ifşa edildiği açıkça belirtilmelidir. Hakimlikten erişimin engellenmesi ya da içeriğin kaldırılması kararının verilmesi talep edilir. Başvuruda bulunmak için bir dilekçe hazırlanması ve ek olarak delil niteliğindeki ekran görüntüleri, paylaşım bağlantıları da sunulmalıdır. Süreç genellikle hızlı işler ve acil durumlarda nöbetçi hakimlikler hafta sonu ve tatil günleri de dahil başvuruları değerlendirebilir.

Erişimin Engellenmesi ve İçeriğin Kaldırılması Kararı Alınması

Erişimin engellenmesi, internetteki bir içeriğe Türkiye’den erişimi yasaklama işlemidir. Eğer eski sevgiliniz rızanız olmadan sizin fotoğraflarınızı veya görüntülerinizi sosyal medyada paylaşmışsa ve bu içerik kaldırılmadıysa, Sulh Ceza Hakimliği’nden “erişimin engellenmesi ve içeriğin kaldırılması” kararı talep edilebilir.

Hakimlik başvuruyu inceledikten sonra, kişilik haklarının ihlal edildiğine kanaat getirirse, ilgili içeriğin kaldırılması veya erişimin engellenmesi yönünde karar verir. Bu karar doğrudan Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’na (BTK) iletilir ve içerik hızlıca kaldırılır. Bazı durumlarda hakkınızda hakarete, iftiraya veya özel hayatın gizliliği ihlaline dair içerikler de bu kapsamda değerlendirilebilir. Böylece istenmeyen fotoğrafların yayılması yasal yollarla kısa sürede önlenebilir.

Unutulma Hakkı ve Arama Motorlarından Kaldırma

Unutulma hakkı, kişilerin eski bilgilerinin, fotoğraflarının veya kişisel verilerinin arama motorları sonuçlarından silinmesini ve unutulmasını talep edebilme hakkıdır. Bu hak özellikle eski ilişkilere ait fotoğrafların internette yayılması durumunda gündeme gelir.

Bir içerik Sulh Ceza Hakimliği kararıyla kaldırılsa bile, bu içerik Google veya diğer arama motorlarının indekslerinden çıkarılmamış olabilir. Bu durumda Google Unutulma Hakkı başvurusu yapılabilir. Google’ın özel bir formu bulunur. Bu formda, “kişisel verilerim, iznim olmadan yayınlanıyor ve yayılmasını istemiyorum” şeklinde detaylı bir açıklama ve ilgili bağlantılar yer almalıdır.

Unutulma hakkı ile arama motorları sonuçlarından isminizin, fotoğraflarınızın veya eski ilişkinize dair paylaşımların çıkarılmasını talep edebilirsiniz. Bu süreçte kişisel veri koruma iadesi ve kişinin itibarının korunması esas alınır. Talebiniz arama motoru tarafından değerlendirildikten sonra, eğer haklı bir gerekçeniz varsa, içerikler kısa süre içerisinde aramalardan silinir ve yeni bir hayat kurmak için size dijital bir temizlik imkanı sunar.

Fotoğrafların Silinmesi, Yok Edilmesi veya Anonimleştirilmesi

Silme, Yok Etme ve Anonimleştirme Yöntemleri

Silme, yok etme ve anonimleştirme yöntemleri, kişisel verilerin korunması açısından büyük önem taşır. Silme işlemi, dijital ortamda tutulan fotoğrafların sistemlerden tamamen kaldırılmasıdır. Yani, veri sorumlusu kişi ya da kurum, artık o fotoğrafa hiçbir şekilde ulaşamaz. Silme işlemi yapılırken, önbellekler ve yedekler de kontrol edilmelidir.

Yok etme, fiziksel ortamda bulunan fotoğrafların (örneğin, basılı fotoğrafların) geri dönüşü olmayacak şekilde imha edilmesi anlamına gelir. Kağıt öğütücüler veya güvenli atık kutuları bu iş için kullanılabilir.

Anonimleştirme ise, bir fotoğraftaki kişinin kimliğinin tespit edilemeyecek hale getirilmesidir. Yüz sansürleme, bulanıklaştırma ya da pikselleştirme teknikleriyle fotoğraflar anonimleştirilebilir. Böylece, fotoğraf kişisel veri olmaktan çıkar ve paylaşımı artık Kişisel Verilerin Korunması Kanunu’na tabi olmaz.

Veri İhlali Halinde Yaptırımlar

Veri ihlali halinde, yani eski sevgiliye ait fotoğraflar gibi kişisel verilerin yetkisiz paylaşılması, silinmemesi veya yok edilmemesi durumunda ciddi yaptırımlar söz konusu olur. KVKK'ya göre, veri sorumluları kişisel verileri hukuka aykırı olarak işleyemez, üçüncü kişilerle paylaşamaz ya da silememezlik yapamaz.

Eğer bu kurallara uyulmazsa, ilgili kişinin şikayeti sonrası Kişisel Verileri Koruma Kurulu devreye girer. Kurul, talimat ihlali tespit ederse çeşitli yaptırımlar uygulayabilir. Bu yaptırımlar arasında önce uyarı, sonrasında ise daha ciddi cezalar yer alır. Özellikle kamuya açık bir platformda eski sevgiliye ait görsellerin paylaşılması, örnek olaylar incelendiğinde genellikle veri ihlali olarak değerlendirilir.

İdari Para Cezaları ve Yaptırım Uygulaması

İdari para cezaları, KVKK'nın en önemli yaptırım yollarından biridir. 2025 yılı itibarıyla, ihlalin büyüklüğüne ve niteliğine göre binlerce liradan, milyonlara ulaşan idari para cezaları uygulanabilir. Özellikle fotoğrafların hukuka aykırı paylaşımı, ihlalin ağırlığına göre cezai süreci tetikler. Ayrıca, kişisel veri sahibi olan kişi, zararın daha da büyüklüğü durumunda maddi ve manevi tazminat davası açabilir.

Yaptırım uygulaması sırasında, önce ilgilinin şikayeti alınır ve soruşturma başlatılır. Kanuna aykırı bir durum tespit edilirse, platformlara içerik kaldırma talimatı da verilebilir. Böylece hem veri sahibi korunmuş olur, hem de toplumsal bilincin gelişmesi sağlanır.

Unutulmamalı ki, herkes kendi kişisel verisinin güvenliği konusunda hak sahibidir ve bu hakları ihlal edenler için caydırıcı ve ciddi yaptırımlar mevcuttur.

Eski Sevgili Fotoğraflarında Kişisel Mahremiyet ve Psikolojik Boyut

Mahremiyet İhlalinin Psikolojik Etkileri

Mahremiyet ihlali, eski sevgiliye ait fotoğrafların izinsiz şekilde sosyal medyada paylaşılmasıyla ortaya çıkabilir. Bu tür paylaşımlar, kişinin hem özel hayatına hem de kişisel gizliliğine ciddi zarar verebilir. Mahremiyet ihlali yaşayan kişilerde; utanma, kaygı, güven kaybı ve bazen de öfke gibi duygular görülür. Özellikle sosyal çevre tarafından bu fotoğrafların görülmesi, kişinin sosyal ilişkilerinde de sorunlar oluşturabilir.

Kişisel verilerin ifşa edilmesi, kişinin günlük yaşamında huzursuzluk yaratır. İnsanlar, geçmişteki bir ilişkiden kalma fotoğrafların halen ortalıkta olması ya da başkalarının erişimine açık kalması nedeniyle psikolojik olarak yorulabilir, depresyon ve stres seviyeleri artabilir. Bu nedenle, sadece hukuki süreçlerle değil, aynı zamanda psikolojik destek ve danışmanlık hizmetleriyle de bu tür ihlallerle başa çıkmak önemlidir.

Dijital Temizlik ve Kişisel Alanın Korunması

Dijital temizlik yapmak, eski sevgiliye ait fotoğrafların ya da özel anların dijital ortamlardan silinmesi anlamına gelir. Dijital temizlik ve kişisel alanın korunması, günümüzde psikolojik iyilik halinin sürdürülmesinde büyük rol oynar. Kişilerin, birlikte oldukları döneme ait görselleri sosyal medya hesaplarından ve dijital depolama alanlarından silmeleri, yeni bir başlangıç yapmalarına yardımcı olur.

Kendi kişisel alanınızı korumak için fotoğraflarınızı ve özel mesajlarınızı düzenli olarak kontrol etmek gerekir. Ayrıca, sosyal medya hesaplarınızın gizlilik ayarlarını güncelleyerek başkalarının sizin izniniz olmadan içerik paylaşmasını engelleyebilirsiniz. Kişisel verilerinizin korunmasına dikkat etmek, hem geçmiş ilişkilerin etkilerini azaltır hem de gelecekte oluşabilecek mahremiyet ihlallerinin önüne geçer.

Sonuç olarak, dijital temizlik yapmak ve kişisel alanı korumak, sadece hukuki bir mesele değil aynı zamanda ruh sağlığı açısından da çok gereklidir. Kendinizi daha güvende ve huzurlu hissetmek için düzenli olarak eski içerikleri gözden geçirmek faydalı olacaktır.

Sık Karşılaşılan Sorunlar ve Uygulamada Dikkat Edilmesi Gerekenler

İspat ve Delil Toplama

İspat ve delil toplama konusu, fotoğrafların izinsiz olarak paylaşılması, silinmemesi veya başka bir şekilde kişilik haklarını ihlal etmesi durumunda çok önemlidir. KVKK başvurularında ve hukuki süreçlerde, paylaşılan fotoğrafın size ait olduğunu ve izinsiz yayıldığını göstermek için güçlü deliller gereklidir.

Öncelikle, ilgili fotoğrafın veya içeriğin ekran görüntüsünü almak basit ama etkili bir yöntemdir. Ekran görüntüsünü alırken, tarih, saat ve paylaşım yapılan platformun adı net şekilde gözükmelidir. Silinme ihtimaline karşı, linki kopyalamak ve içerikle ilgili detayları not etmek de faydalı olur. Eğer mümkünse, başka bir şahide ekran görüntüsü aldığınıza dair kısa bir mesaj göndermek de ispatı güçlendirir.

WhatsApp, Telegram, Instagram gibi platformlarda paylaşılan özel konuşmalar ya da mesajlar için, ilgili yazışmaların da ekran görüntüsünü saklamak gerekir. Yasal sürece taşımadan önce bu içeriklerin orijinalliği de önem kazanır. Tarafsız bir üçüncü kişiye veya noter huzurunda tespit yaptırmak, hukuki geçerliliği artırabilir.

Son olarak, delil toplama esnasında kişisel verilerin en az şekilde kullanılmasına ve başkasının haklarına zarar verilmemesine dikkat edilmelidir. Toplanan her belgenin, ileride kullanılmak üzere güvenli bir ortamda yedeklenmesi önerilir.

Platformların İçerik Politikaları ve Son Durumlar

Platformların içerik politikaları ve uygulama süreçleri, fotoğraf silme veya paylaşımın kaldırılması taleplerinde belirleyici olmaktadır. Facebook, Instagram ve Twitter gibi sosyal medya devleri, kullanıcıların özel veya şikayet konusu olan içerikleri kaldırmalarını sağlayacak güncel politikalar geliştirmiştir. Çoğunlukla, "Bu içeriği bildir" ya da "Kişisel veri veya gizlilik ihlali" gibi seçenekler sunulur.

Son yıllarda, KVKK ve GDPR gibi veri koruma yasalarının etkisiyle, bu platformlar kişisel verilerin silinmesi taleplerine daha hızlı yanıt vermektedir. Ancak, her platformun değerlendirme süresi ve kriterleri farklıdır. Instagram genellikle şikayet taleplerini 1 ila 7 gün arasında sonuçlandırır. Facebook'ta ise bu süreç daha kısa olabilir. Platformlar, başvuruyu incelerken içeriğin kamu yararı, ifade özgürlüğü ve hukuka uygunluk gibi faktörleri dikkate alır.

Ancak her zaman istenilen sonucu almak kolay değildir. Bazı durumlarda platform "topluluk kurallarını ihlal yok" diyebilir. Böyle bir durumda kullanıcı, ikinci bir başvuru yapabilir ya da hukuki yollara başvurabilir.

Günümüzde sosyal medya platformları, Türkiye'deki yasal mevzuatlara da uyum sağlamak için Türkiye temsilcileri üzerinden başvuruları değerlendirmekte ve daha hızlı yanıt vermektedir. Tüm bu süreçlerde, başvuru formlarının tam ve doğru doldurulması önem taşır.

Sonuç olarak, ispat konusunda eksiksiz belge toplamak ve platform politikalarını güncel olarak takip etmek, sürecin başarılı ilerlemesi için kritik önemdedir. 🚦

Soru Sor Danışmanlık Talep Et