Geriye Dönük SGK Girişi Yapılabilir Mi?

Geriye Dönük SGK Girişi yapılabilir mi? Birçok kişi eksik veya geç bildirilen günlerini sonradan tamamlayıp tamamlayamayacağını merak ediyor. Geriye dönük sigorta girişi her durumda mümkün değil; ancak fiili çalışma kanıtı, denetim raporu, mahkeme yoluyla hizmet tespiti davası ve belirli prim borçlanması hallerinde seçenekler var.

Bu yazıda:

  • Hangi şartlarda geriye dönük giriş yapılır, ne zaman yapılamaz?
  • İşverenin geç bildirimi, uygulanabilecek idari para cezası ve düzeltme süreçleri
  • 4A/4B/4C için farklar, gerekli belgeler ve deliller
  • Askerlik, doğum, yurtdışı gibi borçlanmaların sınırları
  • e-Devlet’ten kontrol ve başvuru adımları

Tüm bu başlıklarla, “Geriye Dönük SGK Girişi Yapılabilir Mi?” sorusuna net bir çerçeve çizeceğiz.

Geriye Dönük SGK Girişi Kavramı

Geriye dönük SGK girişi kavramı, bir çalışanın geçmişte sigortasız şekilde çalıştırıldığı sürelerin sonradan sigortalı olarak gösterilmesi anlamına gelir. Yani, işverenin çalışanın SGK girişini zamanında yapmaması ya da hiç yapmaması durumunda, bu dönemlerin tespit edilip geriye dönük kayıtlara geçirilmesi işlemidir. Özellikle Türkiye’de yüz binlerce kişi, ilk işe girdikleri tarih ile resmi sigortalılık başlangıcı arasında fark olduğunu işten ayrılınca ya da emeklilik zamanı gelince fark edebilmektedir.

Geriye dönük SGK girişi, genellikle çalışanların sosyal haklarının korunması amacıyla gündeme gelir. Bu uygulama sayesinde, kişinin geçmişe dönük prim günleri kazanılır ve böylece emeklilik hesabı, kıdem tazminatı veya sağlık güvencesi açısından önemli avantajlar sağlanır. Ancak bu işlem rastgele ya da kişinin talebiyle doğrudan yapılamaz; belirli şartların ve belgelerin sağlanması gerekir.

Sigortalılık Başlangıcı ve Kapsamı

Sigortalılık başlangıcı kavramı, bir çalışanın ilk defa Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) bildirildiği tarihi ifade eder. Yani, işçinin adının resmi olarak SGK kayıtlarına geçtiği gün, sigortalılık başlangıcı olarak kabul edilir. Sigortalılık kapsamı ise, kişinin hangi tarihten itibaren sosyal güvenlik sistemine dahil olduğunu ve hangi haklara sahip olduğunu belirler.

Türkiye’de işveren, bir işçi işe başladığı ilk gün SGK girişini yapmak zorundadır. Fakat geriye dönük SGK girişi yapılması gerekiyorsa, kişinin işyerinde gerçekten çalıştığına dair delillerin olması ve bu durumun yasal yollardan ispatlanması gerekir. Sigortalılık başlangıcı ne kadar erken olursa, çalışanın emekliliğe ayrılacağı yaş, prim günü ve hak kazanacağı sosyal güvenlik hakları da o kadar avantajlı olur.

Sonuç olarak, geriye dönük SGK girişi sayesinde sigortalılık başlangıcının doğru bir şekilde belirlenmesi, çalışanlar açısından büyük önem taşır. Özellikle prim gün sayısının eksik olması veya geçmişteki hak kayıplarının önüne geçilmesi için bu süreç kritik bir rol oynar.

Hangi Hallerde Geriye Dönük SGK Girişi Mümkündür?

İşverenin Hatasıyla Sigortasız Çalıştırılma

İşverenin hatasıyla sigortasız çalıştırılma çok sık karşılaşılan bir durumdur. Geriye dönük SGK girişi çoğunlukla bu nedenle gündeme gelir. Eğer bir işveren, çalışanını işe aldığı halde SGK'ya bildirim yapmazsa ve işçi gerçekte çalışmaya başlamışsa, bu bir ihlaldir. Özellikle bazı küçük işletmeler veya sigorta masrafından kaçmak isteyen işverenler bu yola başvurabiliyor. Fakat kanunen, çalışan işe başladığı ilk günden itibaren SGK'ya bildirilmek zorunda. Çalışan ileride bu hakkını arayabilir ve geçmişte sigortasız çalıştırıldığı günlerin tespitini talep edebilir. Bu gibi hallerde geriye dönük giriş yapılması mümkün olur.

Çalışan Tarafından Dava Açılması

Çalışan tarafından dava açılması, geriye dönük SGK girişi sağlanmasının en yaygın yollarından biridir. Eğer işçi, sigortasız çalıştırıldığını fark eder ve işverenle uzlaşamazsa, iş mahkemelerine başvurabilir. Burada önemli olan, çalışanın gerçekten o işyerinde çalıştığını ispatlamasıdır. Belgeler, tanık ifadeleri ve başka delillerle iş mahkemesine başvuru yapılabilir. Mahkeme, çalışanın fiilen çalıştığını tespit ederse, geriye dönük olarak SGK'ya iş girişinin yapılmasına karar verebilir. Böylece işçi, mağduriyetini gidermiş olur ve eksik prim günlerini kazanır.

Hizmet Tespit Davası

Hizmet tespit davası, hakkını aramak isteyen birçok çalışanın başvurduğu yol olarak öne çıkar. Geriye dönük SGK girişi gerektiğinde açılan bu davada, dava açan kişi işyerinde ne zaman, ne kadar süreyle, hangi şartlarda çalıştığını mahkemede kanıtlamalıdır. Hizmet tespit davası açıldığında, mahkeme toplanan delillere göre karar verir. Eğer çalışanın gerçekten o tarihlerde çalıştığı ispatlanırsa, mahkeme SGK’ya o sürelerin işçi adına tescil edilmesini ve geriye dönük giriş yapılmasını ister. Bu durumda işverenin savunması ve SGK’nın tutumuna bakılmaksızın, çalışan lehine sonuç alınabilir.

Bu üç halde, yani işverenin sigortasız çalıştırması, çalışanın dava yoluna gitmesi veya hizmet tespit davası açılması; geriye dönük SGK girişi yapılması mümkün olur. Bu yollar sayesinde geçmişte çalışılan ama sigorta bildirimi yapılmayan süreler sosyal güvenlik kapsamına alınır.

Geriye Dönük SGK Girişi İçin Şartlar ve Belgeler

Gerekli Belgeler

Geriye dönük SGK girişi için başvuru yapmak isteyenlerin bazı belgeleri eksiksiz şekilde hazırlamaları şarttır. Bu belgeler, kişinin gerçekten ilgili dönemde çalıştığını ve sigortasız olarak çalıştırıldığını ispatlamada büyük rol oynar. Belgelerin güvenilir ve resmi kaynaklardan olması, işin kolay ilerlemesini sağlar.

İş Sözleşmesi ve Çalışmaya Dair Belgeler

Geriye dönük SGK girişinde en kritik belgelerden biri iş sözleşmesidir. İş sözleşmesi, çalışanın hangi tarihlerde ve hangi işyerinde çalıştığını resmi olarak gösterir. Eğer yazılı bir sözleşme yoksa, işyeri tarafından verilen yazışmalar, görev yazıları veya fiziksel olarak yapılan işe dair teslim tutanakları da delil olarak sunulabilir. Özellikle fatura, görev formu veya personel giriş-çıkış kayıtları da SGK’ya sunulabilir.

Ücret Bordrosu ve Banka Dekontları

Ücret bordroları, çalışanın o dönemde ücret aldığını belgeleyen ve işverenin imzasını taşıyan dökümanlardır. Banka hesap dökümleri de işveren tarafından yatmış maaş ödemelerini gösterdiği için çok güçlü bir kanıttır. SGK, maaşın düzenli şekilde yatırıldığını banka dekontlarıyla görürse, başvuruyu olumlu değerlendirme eğiliminde olur. Eğer ödemeler elden yapıldıysa, buna dair yazılı bir itiraf veya dekont da kullanılabilir.

Tanık İfadeleri

Geriye dönük SGK girişinde bazen yazılı belgeler eksik olabilir. Bu durumda, işyerinde beraber çalışılan iş arkadaşlarından veya işverenden olmayan tanıklardan alınan ifadeler dosyaya eklenebilir. Tanık, çalışanın hangi dönemde ve hangi işi yaptığını mahkemede veya SGK başvurusunda beyan eder. Tanıkların güvenilir ve mümkünse resmi bir pozisyonda olması, başvurunun güçlü olmasını sağlar.

SGK'ya Başvuru Süreci

Geriye dönük SGK girişi için başvuruda ilk adım, eldeki tüm belgeleri hazırlayıp bir dilekçe ile Sosyal Güvenlik Kurumu’na iletmektir. Dilekçede, çalışılan tarih aralığı, işyeri bilgisi ve neden sigortasız çalışıldığı detaylıca açıklanmalıdır. Belgeler başvuru dosyasına eklenir. SGK, başvuruyu alıp inceleyecektir. Evraklar eksiksiz ve ikna edici ise işlemler sonuçlanabilir. Eğer SGK tarafından reddedilirse, başvuru sahibi hizmet tespit davası açma hakkına sahiptir. Başvuru sürecinde her belgenin kopyasını saklamak önemlidir. Başvuru sırasında eksiklik varsa, SGK ek belge talep edebilir ve başvuru süreci uzayabilir.

Geriye Dönük SGK Girişi Yapılabilecek Süreler

30 Günlük Yasal Bildirim Süresi

30 günlük yasal bildirim süresi, işverenlerin çalışanları işe başladıkları andan itibaren en geç 30 gün içinde Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) bildirmesi gerektiğini belirtir. SGK girişi yapılmadığında, işveren ciddi cezalarla karşılaşabilir. Eğer bir çalışan işe başlarken sigorta bildirimi yapılmamışsa, bu durumun tespit edilmesi halinde çalışan geriye dönük giriş başvurusu yapabilir. Fakat genellikle, bu hak işverenin ihmalini tespit eden denetçiler veya çalışanların başvuruları yoluyla ortaya çıkar.

Bir çalışanın işe başladığı tarihten sonra 30 gün içinde bildirimi yapılmazsa, bu durum hem idari para cezası hem de gecikme zammı gibi yaptırımlar doğurur. Bu nedenle çalışanlar için bu 30 günlük süre çok kritik öneme sahiptir. Çoğunlukla işverenler süresinde yapmadıkları bildirimleri kendileri daha sonra düzeltebilir, fakat yasal sorunlarla karşılaşmamak için gecikmemek çok önemlidir.

5 Yıllık Zaman Aşımı Sınırı

5 yıllık zaman aşımı sınırı, geriye dönük SGK girişi yapılacaksa en fazla hangi süreyi kapsayabileceğini belirler. Çalışanlar veya onların mirasçıları, çalıştıkları dönemlerde sigortasız olarak istihdam edildiklerini öğrenirlerse, bu dönemi geriye dönük olarak SGK’ya bildirme hakkına sahiptir. Ancak bu hak, fiilen çalışılan tarihten itibaren en fazla 5 yıl için kullanılabilir.

Eğer çalışanın sigortasız olarak çalıştığı 5 yılı aşkın bir süre geride kaldıysa, mahkemeye başvursa bile bu dönem için SGK girişi yapılamaz. Zaman aşımı, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda açıkça düzenlenmiştir. Bu kural istisnasız uygulanır ve mağduriyetlerin önüne geçmeye yardımcı olur. Dolayısıyla, sigortalı olmayan çalışma sürelerinin en geç 5 yıl içinde tespit edilmesi gerekmektedir.

Özel Durumlarda Süreler

Özel durumlarda, geriye dönük SGK girişinin süresi farklılık gösterebilir. Özellikle, mahkeme kararıyla tespit edilen çalışmalar, iş kazası veya meslek hastalığı gibi olağanüstü durumlarda zamanaşımı süresi değişebilir. Bazı hallerde, çalışanın sigortalı çalıştığını bilmemesi veya çalışmanın gizli yürütülmesi gibi gerekçeler, yasal sürelerin farklı uygulanmasına yol açabilir.

Ayrıca kamu kurumlarında çalışanlar ya da mevsimlik işçiler için de bazen farklı uygulamalar görülebilir. Ancak genel kural çoğunlukla 5 yıllık süre olmakla birlikte, her olayın kendi koşulları içinde değerlendirilmesi gerekir. Bu nedenle, geriye dönük SGK girişinde sürelerin yakından takip edilmesi ve hak kaybı yaşanmaması için uzmanlardan destek alınması tavsiye edilir.

İşverenin Doğrudan SGK'ya Başvurusu

İşverenin doğrudan SGK'ya başvurusu, geriye dönük SGK girişi yapmak için başlatılan en yaygın yollardan biridir. Eğer işveren, işçisini yasal süresi içinde (30 gün) sigortalı olarak bildirmemişse ve bu eksikliğin farkına varırsa, doğrudan SGK'ya bildirim yaparak geçmişe dönük giriş isteyebilir. Ancak burada dikkat edilmesi gereken en önemli nokta; sadece işverenin beyanı yeterli değildir. SGK, geriye dönük bildirimi kabul etmeden önce gerçekten çalışan kişinin işyerinde fiilen çalıştığına dair belgeler talep eder.

Gerekli belgeler şunlar olabilir:

  • İş sözleşmesi,
  • Ücret bordroları,
  • Banka dekontları,
  • Tanık ifadeleri.

Eğer işveren, bu belgeleri eksiksiz sunar ve ilgili dönemin primlerini ödemeyi kabul ederse, SGK çoğu durumda geriye dönük kaydı onaylayabilir. Elbette, yasal bildirime uyulmadığı için işverene gecikme cezası ve idari para cezası uygulanabilir. İşveren başvurularında özellikle SGK sistemine (e-bildirge veya E-Devlet üzerinden) eksik giriş yapılan dönemler açıkça belirtilmeli, ek belgeler net şekilde hazırlanmalıdır.

Çalışanın Kendi Talebiyle Başvuru

Çalışan, geriye dönük SGK girişi için kendi başına da harekete geçebilir. Eğer bir çalışan, geçmişte sigortasız çalıştığını fark ederse, ilk adım olarak SGK'ya ya da ALO 170 hattına başvuruda bulunabilir. Başvuru için yazılı bir dilekçe hazırlanır ve eski işyerinde sigortasız çalıştığı dönemler ayrıntılı şekilde belirtilir.

SGK, bu başvuruyu inceleme aşamasında;

  • Çalışanın sunduğu belgeleri,
  • Gerekirse işverenden alacağı ek bilgileri,
  • Tanık beyanlarını,
  • Banka dekontu ve bordro gibi kanıtları değerlendirir.

Ancak, yalnızca işçi başvurusu ile geriye dönük kayıt otomatik olarak açılmaz. Çoğu zaman başvuru üzerine SGK denetim yapar veya işverenden savunma ister. Taraflar arasında anlaşmazlık varsa ve işveren çalışma ilişkisini inkâr ediyorsa bu durumda başvurunun olumlu sonuçlanması zorlaşır. Böyle bir durumda, çalışanın yargı yoluna gitme hakkı vardır.

Dava Yoluyla Hizmet Süresinin Tespiti

Dava yoluyla hizmet süresinin tespiti, sigortasız veya eksik bildirilen çalışma dönemlerinin tescili için en kesin yollardan biridir. Hizmet tespit davası, SGK’ya başvuru sonrası uzlaşı sağlanamadığında iş mahkemesinde açılan bir davadır. Bu davada, çalışan geçmişte sigortasız çalıştığı süreyi ve işverenin bildirim yapmadığını somut delillerle ispat etmek zorundadır.

Hizmet tespit davasında mahkemede sunulabilecek deliller şunlardır:

  • İş sözleşmesi,
  • Ücret bordroları,
  • Banka hesap hareketleri,
  • Tanık ifadeleri,
  • Varsa e-posta ya da mesajlaşmalar.

Mahkeme, delilleri değerlendirir ve çalışanın geçmişte gerçekten o işyerinde çalıştığı sonucuna varırsa, karar kesinleşir. Bu karar SGK’ya gönderildiğinde, ilgili dönem otomatik olarak SGK kayıtlarına işlenir ve eksik günler işçinin hizmet dökümüne eklenir.

Hizmet tespit davası açmak için, çalışanın işten ayrıldığı yılın sonundan itibaren 5 yıl içinde mahkemeye başvurması gerekir (hak düşürücü süre). Bu yasal süreye dikkat edilmediğinde, mahkeme davayı reddedebilir.

Sonuç olarak; işverenin başvurusu, çalışanın kendi talebi ve mahkeme kararı olmak üzere üç yol vardır. Ancak en hızlı çözüm genellikle işverenin belgelerle birlikte yaptığı SGK başvurusudur. Anlaşmazlık halinde ise mahkemeye başvuru tek çıkar yol olur.

Geriye Dönük SGK Girişi Yapılmasının Sonuçları

İşveren Açısından Cezai Yaptırımlar

Geriye dönük SGK girişi yapıldığında işverenleri bekleyen çeşitli cezai yaptırımlar bulunmaktadır. Bu durum genellikle çalışanların sigortasız çalıştırılması sonucu ortaya çıkar. Sigortalı işe giriş bildirgesi zamanında verilmezse işverenler ciddi oranda idari para cezasıyla karşı karşıya kalır. Ayrıca, eksik ya da hiç yatırılmamış primler için gecikme zammı ve faiz de uygulanmaktadır. Toplu prim ödemesi yapma zorunluluğu ise işverenin mali yükünü arttırır.

İdari Para Cezası

İdari para cezası, işverenin çalışana ait sigorta girişini zamanında yapmamasından dolayı uygulanır. SGK, işe giriş bildirgesinin geç ya da hiç bildirilmemesi halinde her bir çalışan için ayrı ayrı ceza keser. Bu ceza miktarı, her yıl güncellenen asgari ücret üzerinden belirlenir ve genellikle ciddi boyutlara ulaşabilir. Sonradan tespit edilen her sigortasız işçi için sıfırdan ceza uygulanır.

Gecikme Zammı ve Faiz

Gecikme zammı ve faiz, işverenin ödemediği ya da eksik ödediği primler için geçerli olur. SGK, geçmiş dönemde ödenmeyen primler için o tarihten bugüne kadar geçen süreyi hesaplayarak gecikme zammı uygular. Ayrıca faiz de eklenerek ödenmesi gereken toplam miktar daha da artar. Böylece işveren hem ciddi bir maddi külfetle karşılaşır, hem de yasal sorumluluklarını yerine getirmediği için ek sorumluluklar üstlenir.

Sigorta Primlerinin Toplu Ödenmesi

Sigorta primlerinin toplu ödenmesi, geriye dönük SGK girişinin bir diğer sonucudur. İşverenler, geçmişte bildirilmeyen ve ödenmeyen tüm sigorta primlerini faiziyle birlikte ödemek zorunda kalır. Bu primler, hizmet tespit davası sonunda ya da SGK incelemesi sonucu belirlenir. Toplu ödeme yükü, işverenleri ekonomik açıdan zorlayabilir. Hem aylık primler hem de ek zam ve faizle birlikte ciddi bir maliyet ortaya çıkar.

Çalışan Açısından Haklar

Geriye dönük SGK girişi çalışanlar için oldukça önemli kazanımlar sağlar. Eksik veya hiç yatmayan primlerin SGK’ya bildirilmesi sayesinde çalışanlar, hak ettikleri sosyal güvenceye ulaşır. En önemli avantajlar arasında emeklilik için gün kazanımı ile sağlık ve diğer sosyal hakların elde edilmesi yer alır.

Emeklilik İçin Gün Kazanımı

Emeklilik için gün kazanımı, geriye dönük SGK girişi yapılan çalışanların en önemli haklarından biridir. Yıllarca sigortasız çalıştırılan bir kişi, geçmiş döneme ait hizmetlerinin tespiti ile eksik günlerini tamamlar. Bu sayede emeklilik yaşını daha erken doldurabilir ya da emeklilik şartlarına daha çabuk ulaşır. Ayrıca prim gün sayısını artıran bu uygulama, hem emekli maaşını hem de sağlık hizmetlerinden yararlanma durumunu olumlu etkiler.

Sağlık ve Diğer Sosyal Haklar

Sağlık ve diğer sosyal haklar da geriye dönük sigorta kaydının bir başka avantajıdır. SGK'ya giriş kaydı yapıldıktan sonra, çalışanın sosyal güvenlik kapsamında sahip olacağı haklar da geçmişe doğru tesis edilir. Bu sayede sağlık hizmetlerinden yararlanma, iş kazası veya meslek hastalığı sigortası hakları gibi fırsatlar elde edilir. Ayrıca ölüm, malullük veya iş göremezlik gibi durumlarda da sosyal yardımlar daha kolay alınabilir. Geriye dönük kayıt, çalışanı hem bugünü hem de geleceği için güvence altına alır.

Geriye Dönük SGK Girişi Yapılamayan Durumlar

Zamanaşımı ve Hak Düşürücü Süre

Zamanaşımı ve hak düşürücü süre, geriye dönük SGK girişi yapılmasını engelleyen en önemli faktörlerden biridir. Türkiye'deki mevzuata göre, sigorta başlangıcının geriye dönük olarak tespiti için genellikle 5 yıllık bir zaman aşımı süresi bulunur. Bu süre, işçinin işten ayrıldığı tarihten itibaren başlar. Eğer bu süre içerisinde başvuru yapılmazsa, mahkemeye gitme hakkı veya SGK’ya başvuru hakkı tamamen ortadan kalkar. Yani 5 yıl geçtiyse, aradaki sigortasız dönem için geriye dönük tescil talep edilemez.

Not: Özellikle kamu işyerlerinde çalışıp çalışılmadığının ispatı gibi özel durumlarda farklı süreler uygulanabilir, ancak zamanaşımı genel kuraldır.

Belgelendirme Yetersizliği

Belgelendirme yetersizliği, geriye dönük olarak SGK kaydı yapılmak istendiğinde karşılaşılan bir diğer önemli engeldir. Mahkemeler veya SGK, geriye dönük tescil talebini değerlendirirken işçinin o tarihlerde gerçekten çalıştığını kanıtlayan güçlü belgeler ister. İş sözleşmesi, ücret bordrosu, banka dekontları, tanık ifadeleri gibi delillerin eksik veya yetersiz olması durumunda, tespit davası açılsa bile geriye dönük SGK girişi sağlanamaz.

Özellikle eskiye dönük çalışmalarda belgelerin kaybolması ya da işveren tarafından verilmemesi başvuru sahibinin aleyhine sonuçlar doğurabilir. Bu yüzden belgeleri dikkatli ve güvenli şekilde saklamak büyük önem taşır.

İstisnai Haller ve Yasal Engeller

İstisnai haller ve yasal engeller de geriye dönük SGK girişi yapılmasının önünde önemli bir set oluşturur. Bazı özel sektör çalışanlarında veya kamu işyerlerinde mevzuata göre belirli pozisyonlar için geriye dönük sigorta başlangıcı yapılamaz. Ayrıca, kaçak veya yasa dışı şekilde çalışılan dönemler, yasal olarak SGK kapsamı dışında sayıldığı için başvuru yapılsa bile kabul edilmez.

Bir başka yasal engel, daha önce aynı dönemde başka bir işyerinde SGK kaydı bulunmasıdır. Aynı anda iki işyerinde sigortalı görünmek yasal olarak mümkün değildir. Ayrıca işverenin iflası gibi durumlarda da belgeleyememe riski artar.

Sonuç olarak, mevzuata uygun olmayan ya da ispat edilemeyen tüm durumlar geriye dönük SGK girişi yapılamayan durumlar arasında yer alır ve emeklilikten sağlık sigortasına kadar pek çok haktan mahrumiyete yol açabilir.

Sık Karşılaşılan Sorunlar ve Çözümler

Eksik Evrak ve İspat Sorunları

Eksik evrak ve ispat sorunları, geriye dönük SGK girişi başvurularının en sık karşılaşılan problemleri arasında yer alır. SGK'ya yapılan başvurularda veya hizmet tespit davalarında çalıştığınızı gösteren net belgeler gerekmektedir. Bunların başında iş sözleşmesi, ücret bordroları, banka dekontları ve tanık ifadeleri gelir. Eğer bu belgelerden biri veya birkaçı eksikse, SGK başvuruyu reddedebilir ya da dava süreci uzayabilir.

Bu sorunun çözümü için, mümkün olduğunca çalışmaya dair her belgeyi saklamak çok önemlidir. İşten ayrıldıktan sonra dahi eski maaş bordroları, banka üzerinden yatan maaşlar veya iş yerinde çalıştığınıza dair yazışmalar işinizi çok kolaylaştırabilir. Tanık bulamıyorsanız, eski çalışma arkadaşlarınız ya da müşteriler de tanık olarak değerlendirilebilir.

İşverenle Anlaşmazlıklar

İşverenle anlaşmazlıklar da oldukça yaygındır. Bazı işverenler, geriye dönük SGK bildirimi konusunda isteksiz davranabilir veya hiç kabul etmeyebilir. Özellikle işveren, sigortasız çalıştırdığı dönemi inkar ederse, çalışan ciddi hak kaybı yaşayabilir. Böyle durumlarda işverenle uzlaşmaya varılamazsa, iş mahkemelerinde hizmet tespit davası açmak en etkili yoldur.

İşverenle yaşanan bu sorunlar karşısında, çalışanlar mutlaka yazılı delillerle ve mümkünse tanıklarla başvurularını desteklemelidir. Unutmayın ki, dava süresi boyunca eksik belge veya çelişkili beyanlar davanın sonucunu etkileyebilir. Bir avukattan destek almak faydalı olur.

SGK'nın Reddetmesi Durumu

SGK'nın başvurunuzu reddetmesi durumunda ise panik yapmamak gerekir. Red nedenleri genellikle yetersiz belge, başvuru süresinin geçirilmiş olması ya da çalışmanın kanıtlanamaması gibi konulardır. Eğer ilk başvurunuz reddedildiyse, karara itiraz edebilirsiniz ya da sulh hukuk mahkemesine hizmet tespit davası açabilirsiniz.

SGK'nın reddetmesi karşısında, başvuru dosyanızda eksik olan evrakları tamamlayarak tekrar başvuru yapabilirsiniz. Hem kurum içi itiraz hakkınızı hem de yargı yolunu kullanmak, hakkınızı aramanın en etkili yollarıdır. Zaman kaybetmeden harekete geçmek ve sürelere dikkat etmek çok önemlidir. Aksi halde, kanuni haklarınız zaman aşımına uğrayabilir.

Geriye Dönük SGK Girişinde Dikkat Edilmesi Gerekenler

Belgelerin Saklanması ve Doğruluğu

Belgelerin saklanması ve doğruluğu, geriye dönük SGK girişi sürecinde çok önemlidir. Eskiden çalıştığınızı gösteren evraklar, ücret bordroları, banka dekontları, iş sözleşmeleri ve hatta tanık beyanları bile saklanmalı. SGK ve mahkemeler belgelerin eksiksiz ve doğru olmasına çok önem verir. Yanlış, sahte ya da hatalı belgeler kullanılırsa başvuru reddedilebilir, hatta cezai işlemle karşılaşılabilir.

Belgeleri saklarken fotokopi ve dijital kopyalarını da almak faydalı olur. Çünkü yıllar sonra tekrar gerekebilir. Banka dekontunun, maaş bordrosunun ya da işten ayrılış bildirgesinin orijinal hali başvuru sürecinde avantaj sağlar. Özellikle işverenden alınan evrakların gerçekliği sorgulanabilir. Bu yüzden her belgenin resmi ve güvenilir kaynaktan alınması çok önemlidir.

Zamanında Başvuru Yapmak

Zamanında başvuru yapmak, geriye dönük SGK girişi hakkınızdan yararlanmak için şarttır. SGK’da işe giriş bildirgesi yapılmamışsa, 5 yıl içinde başvuru yapılması gerekir. Yasal süreler kaçırılırsa hak kaybı yaşanabilir. Çalışmaya başladığınız tarihi bilmek ve buna göre hesap yapmak avantaj sağlar. Özellikle iş değişikliklerinde, belge hazırlığında ya da dava sürecinde süreye dikkat edilmelidir.

Başvuru yapmak için çeşitli yollar olsa da, mümkün olduğunca erken harekete geçmek riskleri azaltır. SGK ya da mahkeme başvurularında süre hesabı çok önemlidir. Gerekirse bir uzmandan destek alarak işlemler başlatılmalıdır.

Yasal Hakların Takibi

Yasal hakların takibi, geriye dönük SGK girişi sürecinde uğraşanlar için vazgeçilmezdir. Sürecin neresinde olursanız olun, yasalarda değişiklik veya yeni bir hak ortaya çıkabilir. SGK’nın güncel uygulamalarını, mahkeme kararlarını ve dava sürelerini takip etmek gerekir. Bu da hem hakkınızı kaybetmemek hem de avantaj sağlamak için size yol gösterir.

SGK’ya başvuru yaptıktan sonra talebinizin durumunu düzenli olarak sorgulayın. Reddedilirse kısa süre içinde itiraz ya da dava yoluna başvurmak gerekir. Aynı şekilde bir sürecin sonunda alınan kararın hak kaybına yol açmaması için profesyonel destek alınabilir.

Sonuç olarak, geriye dönük SGK girişinde belgeler sağlam olmalı, zamanlama iyi hesaplanmalı ve yasal süreç dikkatle izlenmelidir. Böylece hem prim günlerinizin hem de sosyal haklarınızın korunması mümkün olur.

Geriye Dönük SGK Girişi Nedir?

Geriye Dönük SGK Girişi Kavramı

Geriye dönük SGK girişi, çalışanların geçmişte sigortasız olarak çalıştırıldıkları günlerin sonradan Sosyal Güvenlik Kurumu’na (SGK) bildirilmesi anlamına gelir. Yani bir kişi bir işyerinde çalışmasına rağmen işveren tarafından sig ortasının hiç yapılmadığını veya eksik yapıldığını fark ettiğinde, bu sürelerin SGK kaydına işlenmesi için geriye dönük olarak sigorta girişinin yapılmasını ister. Bu durum özellikle işçinin emeklilik hesabında veya sosyal haklarında önemli bir rol oynar.

Geriye dönük sigorta girişi çoğunlukla işverenin yükümlülüğünü yerine getirmemesi, yani sigorta bildirimini zamanında veya hiç yapmaması nedeniyle gündeme gelir. İşte bu noktada çalışan, gerekli belgelerle SGK’ya başvurarak veya mahkemeye dava açarak geçmişteki fiili çalışmalarının SGK’ya kaydedilmesini talep edebilir. Böylece çalışanın hizmet süresi, prim günü, emeklilik hakkı gibi konularda hak kaybı yaşamasının önüne geçilmiş olur.

Sigortalılık Başlangıcı ve Kapsamı

Sigortalılık başlangıcı, bir kişinin sosyal güvenlik sistemine dahil olmaya başladığı ilk tarihtir. Yani yasal olarak sigortalı sayıldığı gün, çalışan için sigortalılık başlangıç tarihini oluşturur. Bu tarih, işverenin çalışanın işe başlamasından önce veya en geç çalışmaya başladığı gün SGK’ya verdiği iş giriş bildirgesi ile belirlenir. Eğer geriye dönük bir sigorta bildirimi yapılırsa, sigortalılık başlangıcı da söz konusu fiili çalışmanın başladığı tarih olarak kabul edilir.

SGK kapsamı ise, kimlerin ve hangi çalışma biçimlerinin sosyal güvenlik kapsamına alınacağını gösterir. Türkiye’de hem bir işverenin yanında hizmet akdiyle çalışanlar (4A/SSK), bağımsız çalışanlar (4B/Bağ-Kur) hem de kamu görevlileri (4C/Emekli Sandığı) sosyal güvenlik kapsamında yer alır. Ayrıca isteğe bağlı sigorta yaptıranlar veya belirli devlet politikaları gereğince kısa süreli çalışanlar da SGK kapsamına alınır.

Özetle, çalışan fiilen işbaşı yaptığı gün sigortalı olması gerekir. Geriye dönük SGK girişi de, fiilen çalışmaya başlanılan ancak bildirimi yapılmayan sürelerin yasal olarak sigortalı olarak kayda geçirilmesini sağlar. Bu sayede hem çalışanın sosyal hakları güvenceye alınır hem de sistemdeki açık, yasal yollarla kapatılmış olur.

Soru Sor Danışmanlık Talep Et